LAÇİNNN
kalp ucu datça
Muğla
14 Ekim, 2025, Salı
  • DOLAR
    41.82
  • EURO
    48.62
  • ALTIN
    5464.9
  • BIST
    10.72
  • BTC
    114729.23$

"Cumanın Hikmeti” - K İ T A P ( 1 )

06 Ekim 2025, Pazartesi 13:48

Aziz Dostlar !

   Kitap kelimesi Arapça bir sözcük olup, yazılı şey,belge manasına gelir.

   Aramice dilinde de bağlama, bir araya getirme yazı yazma,dikiş dikme

   sözcükleri ile eş kökenlidir.Sözcüğün ana harfleri "Ktb" kökünden gelir.

   Günümüzde ve dilimizde kullanılan kâtip,mektup,kitabe,kütüb,mektep

   kütüphane kelimeleri hep " Ktb" kökünden türemiştir. İnsanın dünyada

   iken iyi ve kötü eylemlerinin yazıcı meleklerce (kirâmen kâtibin ) kayıt

   altına  alınan  (İnfitâr: 11 ) doküman  toplamı da Kur'an da kitap olarak

   geçer. İsra Sûresinin 14. ayet meâli aynen aşağıdaki gibidir.

   " Oku Kitabını ! Bu gün hesap sorucu olarak sana nefsin yeter."denilir.

   Kehf Sûresi 49.ayette de şöyle buyurulur.

   "Kitap  ortaya konur .Suçluları, kitabın içindekilerden korkuya kapılmış

   görürsün.Eyvah bize ! Bu nasıl bir kitaptır ki küçük, büyük hiç bir şey

   bırakmadan hepsini sayıp dökmüş." derler. Onlar, bütün yaptıklarını

   karşılarında bulurlar. Senin Rab'bin hiç kimseye zulmetmez "

   Değerli Dostlar ! 

   Toplum nüfusunun % 99.2 sinin Müslüman olduğu  bir ülkede, kitap

   denilince akla önce Kur'an gelir.Çoğumuzun bildiği gibi onun ilk emri

   " OKU"  diye başlar. İnananlara, ebedi  mutluluğa  ulaşmak isteyenlere

   o bir yol gösterici, uyarıcı, öğüt verici, sakındırıcı,hatta kendi ifadesiyle

   şifa vericidir.Onun şifa verici olduğu bize Tevbe.14 ,Yunus :57 ,Nahl.69

   İsrâ.82, Şuara .80 , Fussilet : 44 surelerindeki numaraları belirtilen ayet

   ler ile müjdelenir. " Kur'an" lafzı sözlükte okumak anlamına gelen"Karea"

   den türemiş bir mastardır.Kur'an , okunan şey, okumak "Kerim" ise, soylu

   asil,eli açık, cömert anlamlarına gelir.Kur'an kelimesi,Yüce Kitabımızın

   58 ayetinde geçer.Bir çok ayette de " el Kitab" kelimesinin Kur'an ı Kerim

   anlamında kullanıldığı görülür. Bakara 1-2. ayette:"Bu kitap içinde kuşku

   olmayan sakınan kişiler için bir yol göstericidir" buyurulur. Bir çok ayette de

   Kur'an'ın ismi" el Furkân ", " ez Zikr" , "en Nûr", "er Rûh" "Furkan ı Hakim"

   "Mushaf ı Şerif" , " Kelamullah", "Kitabullah" gibi isimlerle de anılır.

   Her şeyden önce şunu iyi bilmelidir. Kur'an  ölü kitabı değil,diriler için

   indirilmiş bir kitaptır.O kadar ilginçtir ki ölünün arkasından okunan çok

   Müslümanın adını duyduğu Yâsin Sûresinin 70.ayetinin meâli aynen şöyle

   Birlikte okuyalım." Bu kitap diri olanı uyarsın ve inkârcılar üzerine söz

   (azap) hak olsun diye indirilmiştir. Başka bir ayette de:

   "Bu Kur'an ! Rablerinin izniyle insanları karanlıktan aydınlığa,güçlü ve

   övgüye layık olan Allah'ın yoluna çıkarman için sana indirdiğimiz kitaptır.

   (İbrahim .1 ) 

   Kur'an ı ölü kitabı olarak görenlere bakın İstiklal marşımızın şairi Mehmet

   Âkif şu şiirle karşılık vermiş adeta. Birlikte kulak verelim.

      İbret olmaz bize her gün okuruz ezberde

      Yoksa hiç mana aranmaz ayetlerde

         Lafzı muhkem yalnız anlaşılan Kur'an ın

         Çünkü kaydında değil hiç birimiz mananın

      Ya açar bakarız Nazm-ı Celil'in yaprağına

      Ya üfler geçeriz bir ölünün toprağına

         İnmemiştir hele Kur'an bunu hakkıyla bilin

         Ne mezarlıkta okunmak, ne de fal bakmak için

      Ölüler dini değil sen de bilirsin ki bu din

      Diri doğmuş , duracak dipdiri, durdukça zemin

          Doğrudan doğruya Kur'an dan alıp ilhamı

          Asrın idrakine söyletmeliyiz İslamı

   Kıymetli Dostlar !

   Aziz Atatürk 29 Ekim 1923 te kendisiyle görüşen Fransız muhabiri

   Maurice Pernot' ya verdiği demeçte şöyle demiştir.

   "Türk milleti daha dindar olmalıdır,yani bütün sadeliği ile dindar olmalıdır

   demek istiyorum. Dinimize bizzat hakikate nasıl inanıyorsam buna da öyle                 inanıyorum "Görülüyor ki Atatürk saf, temiz ve sade bir din anlayışı istemiş

   bu vesileyle bunun ilk adımı olarak Kur'an ı Kerim'in milletin bütün fertleri

   tarafından okunup anlaşılabilmesini sağlamakla atmıştır.Cumhuriyetin 

   kuruluşundan iki yıl iki yıl bile geçmeden 21 Şubat 1925 tarihinde mecliste

   bütçe görüşmeleri sırasında Kur'an ı Kerim'in meal ve tefsirinin, Hadis i Şerif

   tercümelerinin devlet imkanlarıyla yaptırılması için talimat vermiştir.

   Bu talimat üzerine Kur'an ı Kerim'in hem meal hem de tefsir yazma işi Hamdi

   Yazır tarafından yapılmıştır. Elmalılı Hamdi Yazır'ın hazırladığı 9 ciltlik tefsir

   1935 yılında, Kâmil Miras tarafından hazırlanan " Sahih- i Buhari" isimli

   12 ciltlik hadis tercümesi de 1928 yılında tamamlanmıştır.

        

     Aziz Dostlar! Haftaya inşallah konuya kaldığımız yerden beyitlerle devam

    edeceğiz. Sağlık ve esenlikle kalın!


Okunma Sayısı: 372

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.