DÜNYA GELECEKTE DAHA GÜZEL OLACAK!
22 Aralık 2025, Pazartesi 17:58
Ülkemize bakıp, karamsar olmaya gerek yok. Ben sadece birinden söz etmek istiyorum.
Petrol ve benzeri ürünler tarihe karışacak!
Jules Verne ve ona benzer birçok yazar adına kurgu denen eserler verdi. Hayal gibi görünen birçok şey gerçekleşti. Örneğin “ Aya Seyahat” “Yeraltında Yirmi bin Fersah gibi…” Bunlar kısmen gerçekleşti bile,
Şimdilerde yeni hayat adı altında, uzaya seyahatler falan satılıyor. Bunlar fantezi.
Bu yeni buluşları magazinle kirleten şımarık sermayedarlar da türedi!
“2025 yılında Jeff Bezos’un şarkıcı Katy Perry’e uzayda tur attırması bir yozlaşmadır.
Oysa, benim ilerleme olarak anlatacağım, ya da anlatmak istediğim bu şımarıklık, bu savurganlık değil. “İlerleme dünya kaynaklarının, kişisel çıkarlar veya şov için tüketilmesi değildir!”
Bu şımarıklara karşın, dünyayı güzelleştirmek için kolları sıvayan bilim insanlarını anlatmak istiyorum;
O boyalı ve foyalı medyada bunları okuyamazsınız
İki büyük insandan söz edeceğim sizlere;
İsviçreli iki kaşif; Bertrand Piccarda ve Andre Borschberg…
Onlar da dünyayı dolaşmak, hatta uzaya kadar gitmek için yola çıktılar. Ama çevreyi kirletmeden, gürültü etmeden, insanlığın paralarını çarçur etmeden…
Her şey şöyle gerçekleşti;
Daha önce balonla dünya turu yapmış olan Piccard’ın “Uçmak için petrole ihtiyacımız yok, güneş bize yeter!” iddiasıyla başladı.
Bu bir hayal değildi. Yaklaşık 150 yıldır birçok bilim insanı, bu fosil yakıtlardan insanları nasıl kurtarmak gerektiği üzerinde kafa yoruyordu.
Piccard’a destek dostu ve arkadaşı mühendis Borschberg’den geldi. Hemen işe koyuldular.
EPFL laboratuvarlarında her vida ve her panel en hafif hale getirildi. Devlet, bilim insanları, sponsorlar, büyük yardımda bulundular.
SONUÇ: Solar Impulse doğdu. Kanatları bir Boeing 747 kadar büyük(72 metre açıklık) ağırlığı ise bir minibüs kadar(2.3 ton) olan , enerjisini 17 binden fazla fotovoltaik hücreden alan bir uçak ve onu kullanacak iki cesur arkadaş…
Uçak tek kişilikti. Ağırlık o kadar kritikti ki 17 ay sürecek yolun her etabını, pilotlardan sadece biri götürecekti.
Tam on yıl önce Abu Dabi’de tarihe geçecek o uçuş başladı.
SOLAR IMPULSE gökyüzünde bir kuş gibi süzüldü. Kuşun kanat sesleri olur. Bunun motor sesi bile yoktu. , bir tek rüzgarın ince fısıltısı duyuluyordu. Sonra asıl efsanevi etap geldi.
Japonya-Hawai-Pasifik geçişi. Borschberg, pilot koltuğunda tek başınaydı. Yakıt yok, yardım yok. Uyku desen, küçücük şekerlemelerden ibaret.
İşte bu şartlarda, Okyanusların ortasında 117 saat 52 dakika(5 gün 5 gece) uçtu Borschberg. Dünyanın en uzun tek kişilik uçuşu rekorunu kırdığında şöyle dedi;
“En büyük sınav teknoloji değil, insan dayanıklılığıydı”
43 bin kilometrenin sonunda Piccard, uçuşun anlamını tek bir cümlede topladı:
Biz dünyayı değiştirmedik, ama dünyanın değişebileceğini ispatladık”
Solar Impulse 10. Yılını kutluyor. Artık yakıtsız uçaklara doğru yol alıyor.
Birileri, dünyada insanların kanını emerek, dünya dışı yerler alırken, birileri de bu dünyada daha sağlıklı verimli yaşamanın yolunu arıyor.
Herkes bu iki muhteşem insan gibi, mücadelelerin insanlık için harcasa, bu dünya daha yaşanılır hal almaz mı?
3-5 varil petrol için, birkaç bin metreküp doğal gaz için gelip, buraları kan gölüne çevirmek yerine bunları öne çıkarsalar da tüm insanlık paylaşsa olmaz mı?
Dünyada asıl devrim” insanın elindeki hazineden uzaklaşma hevesi yerine, şimdi sahip olduğumuz mucizenin kıymetini kavramasıdır. Sonuçta insan, hayal edebildiği her şeyi bir gün mutlaka gerçekleştirebilir.
Buna hakça paylaşım ve kardeşçe yaşamı da ekleyebiliriz…
Okunma Sayısı: 148


Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.