Muğla
30 Nisan, 2024, Salı
  • DOLAR
    28.59
  • EURO
    30.52
  • ALTIN
    1783.9
  • BIST
    7768.17
  • BTC
    36743.46$

KURTULUŞ'TAN KURULUŞA - İRADE-İ MİLLİYE(51) (Hain Ferit!...)

08 Haziran 2023, Perşembe 17:28

Mustafa Kemal Sivas Kongresini çok başarılı bir şekilde tamamlamış; dünyayı ayağa kaldırmıştı. Tamam da yeteri kadar halka duyuramamıştı, Sivas Kongresi sonuçlarını…
    Sivas Kongresi yeni post kavgalarının başlangıcı gibi görülüyordu.
    O zamanlar, tek iletişim kaynağı gazete idi. Böyle bir gazeteleri yoktu hala…
    Sivas Kongresi bitmiş, eski öğretmenlerden Rasim Bey'le yürürken, şöyle diyecekti:
    -Rasim Bey, ben bir gazete çıkaracağım. Sorumlu yazı işleri müdürlüğünü üzerine alacak güvenilir biri gerek. 
    -Hele düşüneyim Paşam. Eski öğrencilerimden öğretmen Selahattin var. 
    Bahsettiği genç öğretmen, henüz yirmi iki yaşındaydı. Rasim Bey'in kendisine yaptığı öneriyi duralamadan benimsedi. Sivas Valisi artık Kuvayı Milliyeden yana olduğu için gerekli izinler hemen alındı. Gazetenin adını da Mustafa Kemal buldu" İrade-i Milliye"
    Eylülün on birinde konuşulan ve karara bağlanan gazete işi, on üçüncü günü iş alanına geçmişti. 
    14 Eylül günü çıkacak olan ilk sayı için mürettip, Nadir Efendi, Etekleri zil çalarak ilk sayıyı çıkarmanın sevinci içindeydi. 
    Birden heyecanlandı. Önüne gelen kağıtlarda, onu heyecanlandıran, hayrete düşüren ifadeler vardı. 
    Evet, bu olamazdı. Bu satırlarda bir yanlışlık vardı, ama, bu naradan geliyordu?
    -Allah Allah, bakalım, yanlış mı nedir?
    Bu satırları dizemeyen Nadir Bey, Abdülkadir Bey'i buldu. 
    Genç adam, Nadir Efendi'nin neden şaştığını pek iyi biliyordu. Tabii bu zamana kadar Osmanlı sarayının en önemli adamına böyle bir söğüntü ile hitap edilmemişti.  Nadir Bey:
    -Baksana şuraya…"Hain Ferit" mi diyor? Bu bizim sadrazam Damat Ferit Paşa olmaya?
    Abdülkadir Bey:
    -Evet, Sadrazam Damat Ferit için söylüyor!dedi. 
    Nadir Efendi şaşırmıştı. Bir tanrı gibi görünen Damat Ferit için söylenen ilk kem sözlerdi bunlar. 
    Abdülkadir Bey, en sonunda ağzındaki baklayı çıkarmıştı:
    -Bunu Mustafa kemal Paşa yazdırmış. Sen korkma dizmeye bak…
    Nadir Efendi, burnundan soluyarak "Hain Ferit!, Hain Ferit! " diye diye yazıyı dizmeye başladı. 
    Yazıda şu ifadeler vardı:
    " …Deccal, alçak, sadrazamın hain kabinesi…Aynı mel'unun…"
    Nadir Efendi, eli bir türlü harflere gitmiyordu. Duralıyordu. Abdülkadir bey;
    -Haydi…haydi…Bitirin artık!
    Nadir Efendi'yi bunaltan yazının başlığı" Ulusal Kımıldanışın Nedenleri" idi
    Bu yazı Mustafa Kemal tarafından, Sivas Yaylasından, İstanbul'daki sersem yöneticilere fırlatılmış güçlü bir bombaydı
    İrade-i Milliye gazetesi İstanbul'a çok değişik yöntemlerle ulaştırıldı. 
    


Okunma Sayısı: 147

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.