Muğla
19 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    28.59
  • EURO
    30.52
  • ALTIN
    1783.9
  • BIST
    7768.17
  • BTC
    36743.46$

NEVAL EL SEDDAVİ'Yİ TANIR MISINIZ? (1931-2021)

14 Haziran 2021, Pazartesi 16:43
İstanbul Sözleşmesinin iptali üzerine yazacaktım. Ama burası Türkiye…Öyle olaylar oluyor ki, yazacaklarınızı sürekli erteliyorsunuz. 
Seddavi'yi, O'nun, kadınlara örnek mücadelesini anlatmadan olmazdı!
Ona"Sen yırtıcı ve tehlikeli bir kadınsın…"demişlerdi… Gerçekten de öyleydi; yırtıcılığı ve tehlikesi, kadın düşmanlarına, adalet düşmanlarına, gaddarlara karşıydı. 
21 Mart 2021 tarihinde yaşama gözlerini yumdu.
Mısırlı kadın hakları savunucusu, yazar ve doktor Neval El Seddavi, daha çocukluk yaşlarından beri, adaletsizlik karşısında ne ceza görürse görsün doğru bildiğini söylemekten vazgeçmemişti. 
Bizi ilgilendiren küçük de olsa bir yanı vardı. 1931'de öğretmen bir baba, Türk kökenli varlıklı bir annenin çocuğu olarak Kahire yakınlarında bir köyde doğmuştu. 
Mücadelesi daha on yaşında başlamıştı. Ailesi onu on yaşında evlendirmeye kalkınca, talibinin karşısına çiğ patlıcan yiyip, mor dişleriyle çıkarak, ilk direnişi yapmıştı!
Yaşamının geri kalanında işini kaybedecek; yazmak alıkonulacak; hapse düşecek; ölüm tehditleri alacak ve sürgüne gönderilecek; buna rağmen 60'a yakın kitapla hem Batı'da, hem de Doğu'da kadın hareketini etkilemekten onu kimse alıkoyamayacaktı. 
Kitapları arasında en çok okunan ve tepki çekenlerden Havva'nın Örtülü Yüzü,Arap kadınları üzerindeki baskıyı İslam'a değil patriyarki, sömürgecilik ve yoksulluğa bağlıyor; bir anlamda, Batı'daki feministlerin, Arap kadınları üzerindeki, yargıyı düzeltmek istiyordu. Ama ne yazık ki, tam tersi oldu. Önyargıları arttırmakla suçlanmıştı.
Köylerde doktorluk yaparken, karşılaştığı istismar olgularıyla birlikte 6 yaşındayken korkunç bir şekilde "kadın sünneti"ne uğradığını da yazıyordu. Yaşamı boyunca bununla mücadele etti. Kamu Sağlığı Dairesi'nin müdürüyken, konuyla ilgili yazdığı Kadın ve Seks adlı kitabı yüzünden alelacele görevden alınmıştı.
1981'de Enver Sedat muhaliflerine karşı yürütülen operasyonlarda tutuklanarak 3 ay cezaevinde kalmıştı.
Türkçe'ye çevrilen "Sıfır Noktasındaki Kadın'ı" cezaevinde tanıştığı seks işçisi Firdevs'in ağzından, bir göz kalemiyle(makyaj kalemi) tuvalet kağıtlarına yazmıştı.
Enver Sedat'ın öldürülmesinden sonra serbest kalsa da, aldığı ölüm tehditleri, ABD'deki sürgün günlerinin başlamasına neden olmuştu. Ülkesine ancak 1996'da dönmüş, 2004 seçimlerinde devlet başkanlığına adaylığını koymuştu. 
Yaşamı boyunca çok istemesine rağmen başaramadığı tek şeyse ülkesi Mısır'da kabullenilmek olmuştu.
Son paragrafı yazarken nedense aklıma Nazım Hikmet geldi.
Çağdaş ve laik kadınlarımızın mücadelesi önünde saygıyla eğiliyorum. Yazdığım bu iki kitabı da okumalarını öneriyorum

Okunma Sayısı: 8052

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.