LAÇİNNN
kalp ucu datça
Muğla
06 Kasım, 2025, Perşembe
  • DOLAR
    42.10
  • EURO
    48.42
  • ALTIN
    5372.0
  • BIST
    10.914
  • BTC
    101726.74$

ZEHİRLENİYORUZ, ZEHİRLENİYORSUNUZ!

06 Kasım 2025, Perşembe 16:42

    (Konumuz Yine Pestisit)
       Kaç kez yazdım  bilmiyorum, sizinle birlikte çocuklarımızın o körpecik vücutları da zehirleniyor diye…
    Neden söz ediyorum; PESTİSİT
    Tarım ürünlerine zarar veren otlar, böcekler vb gibi zararlı böceklere karşı kullanılan bir kimyasal. 
    Yani zehirli ilacın adı Pestisit!
    Artık seradaki ürünleri kullanmaya başladık bile.
    Seralarda bu pestisitler daha fazla kullanılıyor.
    Geçtiğimiz yıllarda bazı marketlerde şöyle yazılıyordu” Bu ürünlere pestisit testi yapılmaktadır…” Anlamı bu aldığınız ürünlerde pestisit yoktur demektir. Ama şimdi bu yazıyı hiçbir yerde göremiyorsunuz.
    Çünkü artık her market pestisitli ürün satıyor!
    Dünya’da, özellikle Avrupa ülkelerinin çoğunda artık kimyasal kullanılmıyor. Onun yerine alternatif savaş teknikleri, yani tarım zararlılarına karşı teknikler kullanılıyor.
    Bunların en etkilisi, tozlaşmayı sağlayan ilaçlar kullanılmıyor. Bunun yerine Bambus arıları kullanılıyor.
    Burada küçük bir anımsatma yapmak istiyorum; bu arıların Anavatanı Türkiye’dir. Tam noktasını da söyleyeyim; Niğde ve civarıdır. Elin adamı (başta İsrail) bizden bunları damızlık olarak almış, bize tanesini bilmem kaç dolara satıyor.
    Bunun dışında yapıştırıcılar kullanılıyor. Bu teknik sera içinde özellikle hıyarlarda çok etkili. Hıyar çiçeğinin rengine gelen(ki sarı bir çiçektir) gelen zaral ıçiçek sanarak o yapıştırıcıya yapışıyor.
    Daha etkilisi ise, kontr böcekler üretilmesi…laboratuvarlarda tarım zararlısını karşısına , başka bir ordu çıkarılıyor, o ordu onu yok ediyor. Türkiye’de çok gelişmiş bir tekniktir. 2000 li yılların başından itibaren kullanılıyor.
    Sera domatesinde kullanılan bir yöntem. Yani böyle ürünlerde pestisit kalıntısı bulunmuyor.
    Bu kadar anlatımdan sonra bu mevsimlerde hangi ürünlerde, hangi miktarda pestisit var ona bakalım:
    *Salamura yaprak %80
    *Yeşil biber %70
    *Ispanak %67 (Aman ha!)
    *Armut %40
    *Kıvırcık marul %40
    *Üzüm %40
    *Elma %30
    *Havuç %20
    Domates %20 gibi…
    Tabii buraya almadığımız ürünler de masum değil. 

    PRATİK KORUMA YÖNTEMLERİ:
    Önerilerimiz yüzde yüz pestisiti uzaklaştırır diyemeyiz. Ama hiç değilse katı zehir etkisini azaltır.
    SİRKELİ ÇÖZÜM: Bir litre suya iki yemek kaşığı sirke koyup, ürünleri 15-20 dakika bekletmek. Anacık bazı bilim insanları bu çözüme karşı çıkıyor. 
Şunu diyorlar; Sirke pestisiti ürünün içine daha fazla sokar….
    KARBONATLI ÇÖZÜM: Bir litre suya bir yemek kaşığı  karbonat ekleyip, ürünleri bu karışım içerisinde 30 dakika bekletip, çok iyi yıkamak gerekiyor. Ki en etkili yöntem olduğu söyleniyor.
    KABUK SOYMA: Mümkünse elma, armut, patlıcan gibi ürünlerin dış kabuklarını kaldırın, tabii iyi yıkadıktan sonra. Ben buna karşıyım, özellikle elmanın kabuğunun soyulmasından yana değilim!
    İYİ DURULAMA: Yüksek basınçlı suyla iyi durulama da bir öneridir.
    ORGANİK TERCİH: Sertifikalı tercih  veya İyi Tarım ürünlerini seçin. Burada da bir şeye bakın, sertifikayı veren kurum ve kuruluş kimdir? Çevrede başka yerlere de veriyor mu? Vermiş mi? 
    ÇEŞİTLİLİK: Sürekli aynı sebzeyi, meyveyi tüketmeyin, ekonomik gücünüz yetiyorsa, her hafta ürün değişikliğine gidin. Örneğin, bir hafta ıspanak, bir phafta pırasa, bir hafta kereviz vs. tüketmeye bakın.
    Son olarak; pestisitle mücadele ferdi yapılacak bir iş değildir. Devletin üreticilere yardımı gereklidir diyorum. Örneğin, ürünlere zarar vermeyecek tarım ilaçları var. Bunları üreticiye çok ucuz fiyatlarla verebilirler. Dahası dünyanın birçok ülkesinde yasak olan tarım ilaçlarının ithalatını yasaklayabilirler. 
    Alternatif ilaçlar üretilebilir.
    Örneğin NEEM ağacından çıkarılan tarım ilacı pestisit değildir. Ancak fiyatı öteki tarım ilaçlarının on katı gibidir…
    Yani ben ne yazarsam yazayım, siz yine bildiğinizi okuyacaksınız. Bir kişiyi bile aydınlatmışsam yeter!
    


Okunma Sayısı: 106

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.