LAÇİNNN
kalp ucu datça
Muğla
08 Aralık, 2025, Pazartesi
  • DOLAR
    42.56
  • EURO
    49.68
  • ALTIN
    5768.2
  • BIST
    11.007
  • BTC
    91399.067$

ALLAH' I UNUTMANIN SONUÇLARI (2)

08 Aralık 2025, Pazartesi 16:34

Kıymetli Dostlar ," Allah'ı Unutmanın Sonuçları" konulu geçen haftadan 
   başladığımız konumuza kaldığımız yerden devam ediyoruz.
   
           Bizi  bizden iyi bilen Yüce Yaratıcının  bizlerden  namaz kılmamızı
   istemesinde bir hikmet olsa gerektir demiştik.
   Müddessir  sûresinin 40-41-42-43 numaralı  ayet meallerine  birlikte kulak    
   verelim . 
   -Onlar cennetler içindedirler.
    Günahkârlara ;  sizi şu  yakıcı ateşe sokan nedir ?  diye uzaktan uzağa
   sorarlar.
   Onlar şöyle cevap verirler.
   - "Biz namaz kılanlardan değildik "
   İşte bizlere ahiretten ibretlik bir sahne ve ilginç bir diyalog .
   Hal böyle iken bize şah-damarımızdan daha yakın olduğunu bildiren (Kaf:16)
   Yüce Yaratıcımızı nasıl anmamazlık edebilir, hele hele O'nu nasıl unutabiliriz-
   ki ? Bu bizi bekleyen tehlikenin en büyüğü olmaz mı ? Akıl, irfan, iz'an sahibi
   olan bir insan böyle bir tehlikeye nasıl kendini atabilir ?
   İnsan kendini böyle bir tehlikeye attığında da bakın neler oluyor.
   İşte ilgili ayetler :
   - "Kim beni anmaktan uzak durursa, onun sıkıntılı bir hayatı olacak ve biz onu
   kıyamet gününde kör olarak huzurumuzda toplayacağız. (Tâhâ : 124 )
   -"Kim Rahman'ı anmaktan  gafil kalırsa  yanından  ayrılmayan bir şeytanı ona
   musallat ederiz (Zuhruf :36 )
   Namazın insan hayatındaki önemi işte bu şekilde ortaya çıkıyor.
     Aziz Dostlar!
     Bir sporcu düşünün ki hedefindeki rekoru yakalayabilmesi için günün belli
   saatlerinde, belli hareketlerini veya antrenmanlarını yapmak zorunda.
   Bu hareketleri yapmadığı sürece hedefine ulaşması mümkün değil.
   İşte günün belli vakitlerinde namazla Allah'ı anma, tıpkı bu sporcunun hedefteki
   rekoruna ulaşması için yaptığı çalışmalar gibidir.Sporcunun hedefi daha iyi
   dereceler elde etmek, namaz kılan kişinin hedefi ise, hiç şüphesiz Allah'ın rızası
   ve ebedi alemdeki mutluluk, yani Cennet'tir.
     Bedenin sağlıklı olabilmesi için nasıl gıdalara ihtiyacı varsa,beden elbisesi
   içindeki ruhun da arınması ve yücelmesi için gıdaya ihtiyacı vardır.Çünkü o 
   ilâhî bir mekândan gelmiş ve beden sarayına konuk olmuştur.Misafirliği sona
   erdiğinde yine beden sarayından ayrılıp kendi öz yurduna dönecektir.
    Ruhun gıdaları da farklıdır. O ruhun sahibi bize şah damarımızdan daha yakın 
   olan ve bizi bizden daha iyi tanıyan Alemlerin Rabbidir.
   Ruhun gıdalarına gelince; Bunlar geldiği yurdun sahibinin huzurunda eğilme,
   secdeye varma ve O'na yakın olma hali demek olan namaz,oruç, sadaka,
   infak, zikir, ilahi mesaj, dua, kulluk bilincini canlı tutma yani tefekkürdür.
   Değerli Dostlar !
   İşte buraya kadar Allah'ı anmanın önemine, O' nu anmamanın, başka bir ifade
   ile O'ndan gafil olmanın ne gibi sonuçlar doğurduğuna ayetlerle temas ettik
      Şimdi de Allah tarafından unutulmanın ve unutturulmanın tehlikelerine ve 
   sonuçlarına temas etmeye çalışacağız.Bu konuda Tövbe sûresinin 67.ve 68.
   ayetleri bize ışık tutuyor.
   Ayetlerde meâlen şöyle buyruluyor:
   -"Münafık erkekler ve münafık kadınlar (sizden değil ) birbirlerin dendir.Onlar ki
   kötülüğü emreder,iyilikten alı kor ve cimrilik ederler.Onlar Allah'ı unuttular. Allah
   ta onları unuttu.Çünkü münafıklar fâsıkların kendileridir. Allah onlara da kâfirlere 
   de Cehennem ateşini vadetti. O onlara yeter.Allah onlara lânet etmiştir.
   Onlar için devamlı bir azap vardır."
   Aziz  Dostlar ! Buraya kadar anlatılanlardan sonra bilmem tehlikenin boyutu
   anlaşılabiliyor mu ?
   Bir başka büyük , belki de en büyük tehlike de  Allah'ın insana kendi öz benliğini
   unutturması dır 
   Unutturunca ne mi olur ? Bakın neler olur neler
   Onlar yaratılış gayelerini unuturlar. (Mülk:2) (Zariyat: 56).Yüce Yaratıcının yardım
   ve desteği olmadan kendi kendilerine yetemiyeceklerini,bu dünya hayatının geçici
   bir oyalanma yeri, ahiretin ise ebedi mutluluk diyarı olduğunu,Allah'a kulluğu ve 
   kulluk görevlerini unuturlar. Dünya hayatının süs ve heveslerine kapılıp yaşadıkları
   dünyanın bir imtihan yeri olduğunu, ancak güzel işler ürettiklerinde gerçek
   kazancın bu olacağını unuturlar.Yaptıkları iyiliklerin ve hayırların, verdikleri sadaka-
   ların karşılıksız kalmayacağını, oysa kim zerre kadar iyilik yaparsa onu görür,
   kim de zerre kadar kötülük yaparsa onu görür (Zilzal: 7-8) gerçeğini unuturlar
   Kıymetli Dostlar ! Bu haftalık da bu kadar. Haftaya kısmet olursa aynı konuyu
   işlemeye devam edeceğiz.
   Sağlıkla kalın, esen kalın. Unutmadan ve unutulmanın tehlikelerinden azade
   olarak kalın         .


Okunma Sayısı: 164

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.