BEN YAPTIM KURABİYESİ
09 Şubat 2016, Salı 16:29Uzun zamandır yazamadığımı farkındayım. Özür dilemek ve size tatlı süprizi yapmak istiyorum. Gönlünüzü alırım diye düşünüyorum. Sevdiğim tatlılardan söz edeceğim bu hafta, sizinde seveceğinizi umut ederek. Dostlarımızla, ailemizle tatlı yiyip tatlı konuşmak için çay ve kahvenin yanında güzel bir fikir olacağını düşünüyorum. Kim sevmez ki çikolatalı tatlıları, pastaları, kurabiyeleri. Çay ve kahve ile birlikte sohbetleri en iyi tamamlayanlardan değiller midir? Dostluktan kahve, çay sohbetinden bahsetmişken; birlikte atılan kahkahalara, gülünen hikayelere uğramadan geçmeyelim. Bundandır tatlıyı seçmemin nedeni. Her yemek gibi tatlıların da hikayeleri vardır. Tatlıların hikayeleri nadiren kötü olur. Bir hikaye anlatmak istersek çoğu zaman tatlılar mutlu hikayeleri taşırlar. Sonu güzel biten masallar gibi. Bazen küçük bir sözün kutlamasını, bazen takılan bir yüzüğün mutluluğunu, bazen evet denilen yeni bir hayatın heyecanını, bazen yeni bir yıl için dilenen güzel dilekleri, bazen aileye gelen minik gözlerin dünyaya açılmasını, bazense alınan bir madalyanın gururunu paylaşır tatlılar. Çoğu mutluluk taşır. Karşındaki insanı mutlu etmek için güzel bir seçimdir de ayrıca. Hatırlıyorum geçen sene doğum günü pastamı kendim yapmıştım. Doldurmuştum da doldurmuştum içine malzemeyi içimden geldiği gibi. Nerdeyse 20cm olmuştu boyu. Ama umursamadım ben yaptım dedim. Güle oynaya, üfleyip afiyetle yemiştik. Hem kendimi hem de arkadaşlarımı mutlu etmiştim sanırım. Bazen çaba harcayıp beceremediğim şeylerde oluyordu. Her seferinde gülümseyip, kahvemi yudumladım ve bir şey daha öğrendim dedim kendi kendime. Ve sevmeye devam ettim yemeği. Yemek yapmayı seven, insanları da sever zaten. Severek yapıyorsa, insanları mutlu etmek onun en önemli istek kaynağıdır, bir de kendisini mutlu etmek tabi. Hep söylerim düğün pastamı da evleneceğim kişiyle yapmak istiyorum diye. Bembeyaz... Bana sorarsanız bir pasta evliliğe çok benziyor. Çiftlerin birlikte yaşamlarını tasarlarken düğün pastalarını da kendilerinin hazırlaması gerektiğini düşünüyorum. Ve ben öyle hayal ediyorum. Her şey hayal etmekle başlar zaten. Hayal ederek yaptıklarıma yeni şeyler ekliyorum. Sonunda ben yaptım diyorum. Yine diyorum, her zaman hayal gücünüzden bir şeyler katın. Katın ki sizin olsun. Ben temel malzemeleri vereceğim. Siz ise istediklerinizi katacaksınız. Belki tarçın, belki ceviz, belki hindistan cevizi, belki badem ne isterseniz. Datça'da iseniz tabi ki badem kullanmak isteyeceksiniz. Malum bademi oldukça meşhur. Ben yaptım diyeceksiniz.
Ben Yaptım Kurabiyesi:
Malzemeler:
125gr margarin
2 adet yumurta
4 yemek kaşığı kakao
1 su bardağı şeker
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilin
Alabildiği kadar un
Şerbeti için:
1 su bardağı şeker
1 su bardağı su
Hazırlanışı:
Önce şerbetimizi hazırlayalım ki biraz soğusun, ailemize tat versin. 1 su bardağı şekerimiz ve 1 su bardağı suyumuzu tencerede ısıtalım. Margarinimizi tatlı kabımızın içine koyalım(yumuşak değilse küçük küpler halinde kesip ekleyebiliriz).
İkiz yumurtamızı da tatlı mı tatlı olan kabımıza kıralım. Asıl güzelliği sağlayacak olan kakaomuzu da kabımıza ekleyelim. Şekerimizi ekleyelim. Vanilyamızı ve kabartma tozumuzu ekleyelim. Ben vanilya ve kabartma tozunu dede ve babanneme benzetiyorum hep olduğu gibi tatlılarda da birlikteler.
Unumuzu da ekleyip yoğuralım. Yoğurduktan sonra 5 dakika kadar dinlendirelim. Sonra parçalar halinde yuvarlak, yassı, kare nasıl isterseniz şekil verip üstünde yağlı kağıt olan tepsiye dizelim. Beni sorarsanız çoğunlukla yuvarlak yapıyorum. 200 derece olan fırında 20 dakika kadar pişirelim. Kurabiyeler piştiğinde sıcaklığıyla şerbetimizin içine batırıp çıkaralım ve dizelim.Afiyet olsun, ailemize, dostlarımıza bol bol huzur mutluluk dolsun.
Mutluluk demişken herkes benim kadar mutlu ve heyecanlı mı İstanbul yarışması için? Ben çok hevesli ve bir o kadar da mutluyum. Yine onlarca şey öğreneceğim. İleride meslektaşım olacak yüzlerce kişiyle tanışacağım. Alanya'da olduğu gibi. Orada tanıştığım dünyalar tatlısı bir şef vardı. Onu takip ediyorum bu aralar sürekli Duygu Tuğcu. "O kim?" diyecek biri yoktur diye düşünüyorum. Varsa da pasta canavarı desem tanırsınız sanırım.
Beni en çok etkileyen hayata bağlılığı ve samimiyeti. Yine yazılarını okurken bir şey beni derinden etkiledi. "Herkes yemek yapabilir fakat korkusuzlar harika olabilir" yazmış. Ne de doğru söz. İlerideki meslektaşlarıma sesleniyorum. Dostlarım, korkusuz olan kazansın...
Okunma Sayısı: 5036
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.