ÇOK İNSANIN BİR PUTU VARDIR
15 Eylül 2025, Pazartesi 11:05Aziz Dostlar !
Konuya, daha iyi anlaşılabilmesi için bir ayet meali ile başlayalım.
" Nefsani arzulara, özellikle kadınlara,oğullara,yığın yığın biriktirilmiş
altın ve gümüşe,salma atlara,sağmal hayvanlara ve ekinlere karşı
düşkünlük insanlara çekici kılındı." (Al' i İmran : 14)
Ayette de ifade edildiği gibi bu sayılan şeylerden uzak kalmak,
onlara ilgi duymamak mümkün değildir. Zira Yüce Yaratıcı, onları
insanlara cazip kılmıştır.Ancak burada dikkat edilmesi gereken bir
incelik var. Bu alemde insan fani olduğu gibi, ayette sayılan şeyler
de fanidir. Dolayısıyla fani olan bir şeye hiç kopmayacakmış gibi
yapışmak, o nesneyi o kişide put haline dönüştürür. Kişi,sevgi ve
tutku ile bağlandığı o şeye, zihnini, tasavvurunu, gönlünü,hatta ve
hatta gözünü ve kulağını yoğunlaştırır, daha da ileri giderek sevgi
tutku ile bağlandığı o nesne,kişinin rüya alemini de işgal etmiş ise
o kişinin ahiret hayatı tehlikeye girmiş demektir.
Sevgili Dostlar ! İnsanların İslamla şereflendiği dönemde de put-
perestler Allah'a inanıyorlar,ancak tapındıkları o putların kendilerini
Allah'a yaklaştıracağını, (Zümer : 3) kendileri ile Allah arasında birer
vasıta olduklarını iddia ediyorlardı. Kur'an' dan edindiğimiz bilgilere
göre,müşriklere; yerleri ve gökleri kim yarattı diye sorulduğu zaman
şüphesiz Allah yarattı diyorlardı da, buna rağmen önceki atalarından
gördükleri ve aşırı tutku ile bağlandıkları putlarından bir türlü vazge-
çemiyorlardı .Günümüz Müslümanlarında, müşrikler deki gibi kendi
elleriyle yaptıkları putlara tapınmak söz konusu olmasa da Kur'an'ın
ifadesiyle, NEFS Ü HEVA denilen ve adeta ilahlaştırılan tutkulara
rastlamamak mümkün değildir.
Kıymetli Dostlar ! Bu tutkular, bu putlar nelerdir ? Ve de nasıl
oluşurlar ? Müminin günlük hayatında Alemlerin yaratıcısı olan Yüce
Allah ile beraberlikleri vardır. Bunlar ; Beş vakit namazlar, Kur'an
okuma, tespih ve duaları , tefekkürü ve zikri, Allah'ın hoşnutluğunu
kazanan işler, v.s.vs. Eğer bu beraberliklerin toplam zamanı, kişinin
dünyada ve ahirette kendisine fayda sağlamayacak şeylerle meşgul
olmaktan az ise o şeyler onun için put konumundadır. Örneğin ;
Her gün kahvehane köşelerinde saatlerce oyun kağıtları ile vakit
kaybedenler, yine saatlerce televizyon karşısında peş peşe filimler,
diziler, veya futbol maçları izleyenler.Sempatizanı olduğu futbol veya
basketbol kulübünün yurt içindeki maçlarını bir tarafa bırakın,dünya-
nın öbür ucundaki ülkelerde yaptığı maçları bile seyredebilmek için
yoksul bir ailenin belki de bir aylık nafakasını karşılayacak parayı
iki günde gözlerini kırpmadan harcayanlar.... Allah'ın rızkı dilediğine
dilediği miktarda verir hükmünü unutup,ömürlerini piyango,toto, at
yarışları gibi ham hayallerle tüketenler... Yaşamak için değil de
adeta yemek için yaşayanlar... Her akşam içki şişesini sofrasından
eksik etmediği gibi, ayyaşlığı reddedip , rakı veya şarabı ,sağlığını
korumak için doktor tavsiyesi üzerine içtiğini iddia edenler....Hele bu
son şıkta zikredilenlerin durumu daha acı olup, bunlar sadece ve
sadece kendilerine zarar vermekle kalmadıkları gibi, çevrelerine de
zarar verirler. Belki mastırını Sorbon' da, doktorasını Cambridge de
tamamlamış, kendisini ilim , irfan sahibi olmuş zannederek, alkollü
vaziyette kullandıkları arabalarını,refleks kabiliyetlerini yitirdiklerinden
tüm ailesiyle birlikte, ya boğazın soğuk sularına gömerler,yahut ta
derin bir uçurumdan aşağıya bırakırlar. Yahut ta sür'at limitini aşarak zincirleme kazalarla bir kaç aileyi birden yok ederler.
Can Dostlar ! Burada , yazılarımızda sık sık dile getirdiğimiz ve
hafızamıza kazıdığımız gönüllere taht kuran koca ozan Yunus' un şu dizelerine yer vermeden geçmek, ona saygısızlık olur diye düşünüyo-
ruz. İlim, ilim bilmektir, İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsen,Ya nice okumaktır.
O halde konuyu özetlersek; fani olan şeylere duyulan sevginin
ölçüsünü de iyi ayarlamak gerekir. Tıpkı Müslümanın hayatında orta
yolu bulmadaki hassasiyeti gibi. Hiç bir şeye duyulan sevgi; tutku ve
hırs şekline dönüşmemeli, Kur'an'ın ifadesiyle ilahlaştırılmamalıdır
Konu ile ilgili ayet mealleri aşağıda verilmiştir
+ Heva ve hevesini tanrı edinen ve Allah'ın (kendi katındaki) bir bilgiye
göre saptırdığı, kulağını ve kalbini mühürlediği, gözünün üstüne de
perde çektiği kimseyi gördün mü ? (Casiye : 23)
+Rab binden apaçık bir delil bulunan kimse, kötü işi kendisine güzel
görünen ve heveslerine uyan kimse gibi olur mu? (Muhammed:14)
Son söz olarak diyoruz ki: GERÇEK DOST' a duyulan sevgi, her
şeyin üstünde olmalıdır
Yüce Rabbimiz ! Sevdir bize sevdiklerini, geçici olan her şeye
duyduğumuz sevgideki ölçüyü yakalama da bize yardım et ! Fani
olan şeylere duyduğumuz sevgi de bizi haddi aşanlardan eyleme !
Yanıtla
Okunma Sayısı: 141
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.