Muğla
04 Mayıs, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    28.59
  • EURO
    30.52
  • ALTIN
    1783.9
  • BIST
    7768.17
  • BTC
    36743.46$

CUMHURİYETİMİZİN 100.YILINI KUTLARKEN 29 EKİMİN GÜNÜNÜN ÖNEMİ...

31 Ekim 2023, Salı 11:43
CUMHURİYETİMİZİN 100.YILINI KUTLARKEN 29 EKİMİN GÜNÜNÜN ÖNEMİ...

Konuk Yazar - Oğuz GÜLDAL

29 Ekim 1923'te Cumhuriyetin ilanıyla Türk Milletinin tarihinde yeni bir devir başlarken;

"EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR. "

sözü, devlet yönetiminde en belirgin şekliyle yerini aldı.
1925 yılında çıkarılan bir kanunla da  29 Ekim günü yeni Türk Devleti'nin bayramı ilan edildi.

Cumhuriyetimizin neden
29 Ekim 1923 tarihinde ilan edildiğinin ise çok anlamlı bir nedeni bulunmaktadır. 

Cumhuriyetin ilanından iki yıl  sonra,  Ekim 1925'te Büyük Taarruzun önemli komutanlarından ve  9 Eylül'de İzmir'e ilk giren Süvari Kolordu Komutanı  Fahrettin Altay Paşa Çankaya'da Atatürk'ün misafiridir.
Zihnini hep meşgul eden bir soru vardır.
'Acaba Atatürk Cumhuriyeti neden 29 Ekim'de ilan etmiştir.
Neden 27 Ekim veya 1 Kasım değil?'
Çankaya Köşkünde yemek sonrası yanına gider.
"Paşam benim dikkatimi çekmiştir. Cumhuriyetimizin ilanının 29 Ekim gecesine denk gelmesi acaba bir tesadüf müdür?
Üç gün evvel, beş gün sonra da olabilirdi" der.
Bunun üzerine Atatürk şunları söyler:

Mütarekenin ilk günlerini hatırlarsın.
Saray ve hükümet teslimiyeti kabul etmişti. Hükümet sarayın, saray da itilaf devletlerinin elinin altına girmişti.
Fakat ben bunu kabul edemezdim.
Buna karşı koymakla bir çıkış yolunu temin ederek, bu mazlum milleti tarih sahnesinden silmek, ortadan kaldırmak isteyenlere karşı harekete geçmek için kendimi vazifeli saymıştım. 
Dünyada tek başımıza idik, fakat benim inandığım ideale benimle beraber olanlar da bağlandılar ve netice hâsıl oldu.
Mütareke 30 Ekim 1918'de imzalanmıştı.
Vatan parçalanmış, istilaya uğramıştı.
Peki, 30 Ekim 1918'den bizim İzmir'e girdiğimiz tarih olan 9 Eylül 1922'ye kadar kaç yıl geçti? Dört yıl.

29 Ekim 1923'te Cumhuriyeti ilan ettik.
İşte beş yıla sığdırdığımız büyük inkılâp, bizim yaşadığımız şartlara duçar olmuş, hangi milletin tarihinde vardır?

Bu mazlum millet kendisinin hakkı olan yere ulaşmıştır, çektiğimiz acıların, sıkıntıların en büyük mükâfatı işte budur. Bütün dünya bunu görmüştür.
Daha da görecekleri vardır. Beni en çok mesut eden hadise, bu mazlum milletin hak ettiği bu yere gelmesidir.

Sen benim 30 Ekim 1918 sonrası günlerdeki çektiğim azabı bilirsin. Yanımdaydın.
Mondros 30 Ekim'dir. Cumhuriyet 29 Ekim.
İşte bu da, mazlum bir milletin ahıdır.
Sanırım ki o zamanki devletler bunu anlamışlardır."
Büyük Önder  bir an durur, elini masanın üzerine koyar ve:
"Deyiniz ki, bu tarihten silinmek istenilen bir milletin öcüdür…"
Fahrettin Altay
"Ama paşam bundan hiç bahsetmediniz"
Atatürk cevap verir:
"Övünmek olur, övünmek benimle beraber mefkûreye inananların, milletin, ordunun hakkıdır"
Büyük Önder'in Cumhuriyetin ilanı için 29 Ekim tarihini seçmesinin özel nedeni bu cümlelerden de anlaşılıyor. Atatürk 30 Ekim 1918 de imzalanan Mondros Mütarekesi ile her anlamda teslimiyet içine girmiş, kendi tabiri ile esarete uğramış milletinin kaç yıl bu esaret altında kaldığı sorusuna 5 yıl cevabı vermek istemez.
O nedenle 4 yıl 364 gün sonra cumhuriyeti ilan ederek bir ifadeyi kesinleştirmek istemiştir. 
Esaretten 1 gün önce cumhuriyeti ilan ederek bir anlamda öc almak istemiştir.
Türk milleti 5 yıldır esaret altındadır demek ona çok zor geldiğinden Türk milleti 4 yıl esaret altında kalmıştır diyebilmek için 30 Ekime 1 gün kala cumhuriyetin ilan edilmesini istemiştir.
Mustafa Kemal Atatürk, mağrur ve galip batılı devletlere '

BEN 30 EKİM'İ  TANIMIYORUM !
Sizden bir gün öndeyim.
SİZ 29 EKİM'İ TANIYACAKSINIZ ! demiştir.


Okunma Sayısı: 236

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.