Datça artık pahalı değil…
11 Aralık 2025, Perşembe 17:57
Sahillerde, denizde kulaç atanların, yürüyüş yapanların sayısı azalıp, sürekli yaşayanlar ve turizm sektöründe işletmesini kapatanlardan balık tutmak için oltalarını sallayanların sayısı artması Datça’da turizm sezonunun sonunu işaret ediyor. Datça artık sürekli yaşayanların günlük yaşamını sürdükleri sakin bir sahil kasabası görümüne kavuştu.
Sezon nasıl geçti soruma; kimisi sezon oldu mu ki, kimisi, geçen yılkı gibi kötüydü, gelecek yıl sorduğunda da kötü diyeceğim, kimisi her şey pahalı insanlar tatile çıkamıyor, personel sıkıntımız oldu…şeklinde cevap veriyorlardı. Temmuz ayının 3. Haftasına kadar devam eden durgunluk yerini hareketlenmeye bıraksa da her şey dahil çalışan konaklama işletmelerinin dışındaki işletmelerin doluluklarının %90’ı bulduğu gün sayısının 2 haftayı geçmediği izlenimi vardı. Datça’da Tatilcilerin de her şey çok pahalı sözleri fazla duyulduğu ifade ediliyordu.
Sezon boyunca, Datça’da otelinden restoranına, kafesinden eğlence mekanlarına ,hediyelik eşya satanlara, işletmelerin deniz kıyısında olup olmadığına bakılmaksızın, gerek tatilciler, gerek yazlıkçılar gerekse de sürekli yaşayanların ‘ Datça pahalı…’ konusunun sohbetlerde sürekli dile getiriliyor olması beni Datça’da görev yaptığım yıllara götürdü.
1999 yılın TRT İNT kanalında konuşmacı olarak dönemin Belediye Başkanı merhum Erol Karakullukçu ile İzmir’e gitmiştik. Tatil beldelerini tanıtan programda Datça’yı tatilcilere anlatıyorduk, canlı yayında. Datça’dan görüntülerin gösterilmesi ve sunucunun sorularını cevaplıyorduk. Gelen telefon bağlantılarında Datça’nın pahalı oluşunun konu edilmesi üzerine, seyirciler adına’ tatil yapmanın bütçesi nedir, pahalı mıdır ‘ Datça’da diye sormuştu. ‘Datça’da her keseye uygun tatil imkanı var ’ şeklinde pahalı sözcüğünü telaffuz etmeden cevap vermiştim.
O yıllarda 1500 yatak kapasitesi olan Datça’da 45 gün gibi kısa süren sezonda işletmeler kazançlarıyla bir yıl boyunca geçimini sağlamak zorunda oldukları ve ona göre fiyat belirlendiğini belirtiyorlardı. Denize sıfır konumda bulunanlar ve liman bölgesindeki işletmeler ile iç bölgelerdeki işletmelerin talep ettikleri ücretler arasında çok az fark olduğu söyleniyordu.
Günümüzde Datça’da belgeli 11.000’i bulan yatak kapasiteli konaklama sektörü ve sahil bölgesinin bulunduğu İskele mahallesinin yanında, birkaç işletmenin bulunduğu eski Datça, köylerde günümüzde işletme sayısı yüzlerle ifade ediliyor.
Ülkemizde birkaç yıldır yaşanan yüksek enflasyonun neden olduğu pahalılığın getirdiği olumsuzluğun Datça’da yaşanıyor olması kaçınılmaz bir durum. Az sayıda işletmenin bulunduğu yıllara göre, konaklama tesislerinin sayısı ile çeşidinin artması, çeşitli fiyat farklılığını da beraberinde getirmiş, tatilcilere bütçelerine uygun seçeneklerin çoğaltmış.
Kafe ve restoranlardan deniz kıyısında bulunanlardaki fiyatların yüksekliğine karşın, şehir içine doğru gidildiğinde fiyatların daha düşük olduğu, büyük şehirlerdeki fiyatlarla paralellik taşıdığı görülüyordu. Ülkemizdeki zincir lokantaların Datça’daki şubelerinde aynı fiyatla hizmet alına bilindi. Deniz kenarında bir bardak çay 30-50 lira arasında, iç kesimlerde bir bardak çayı 15 liraya içmek mümkündü.
Datça pahalı mı sorusuna, her keseye uygun tatil imkanı veren bir tatil beldesi cevabını rahatlıkla verebiliriz.
Okunma Sayısı: 735



Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.