DİMYAT'TAKİ PİRİNÇ Mİ, EVDEKİ BULGUR MU.....?
01 Kasım 2017, Çarşamba 12:50Dünya üzerindeki 150 den fazla devlet içinde, özerk olarak var olan ve kendi parlementolarını seçerek, bağlı oldukları devletin anayasasındaki yazılı kurallar ile sınırlı olarak yönetimlerini kuran bölge halkları arasında, son aylarda bir akım başladı gibi gözüküyor. Adı: bağımsızlık....!Geçen hafta yazımızda konu ettiğimiz bu özerk bölgelerden; Irak'taki IKBY ve İspanya 'daki Katolanya parlementoları, bu moda akımına kapılarak bağımsızlık referandumu yapmış ancak, kurdukları hayalleri kursaklarında kalmıştı....IKBY özerk yönetimi, referandum sonrası ilan edeceğini söyediği bağımsızlık kararını dondurma niyetini dillendirirken, Katalonya özerk yönetimi parlementosu İspanya Parlementosu'nun karşı kararına kızarak, referandum sonucunu bir adım öteye taşıma cesaretini gösterip, geçen hafta sonu Cuma günü, Katalonya özerk yönetimi parlamentosu, tek taraflı bağımsızlık ilan etti. 135 kişilik parlamentoda 55 parlementer oylamaya katılmamış, kullanılan 80 oy'dan 70 evet, 10 hayır oy' çıkıtı. İspanyol yönetiminden jet yanıt geldi... İspanya Senatosu, Katalonya hükümetini fesheden tasarıyı kabul etti. İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, Katalonya'nın bağımsızlığı için "imkansız bir şey" diyerek gereken tepkiyi vereceklerini söyledi. İspanya hükümeti Katalonya özerk yönetimini görevden aldı, parlamentoyu feshetti ve yeni parlamento seçimlerinin 21 Aralık'ta yapılacağını ilan etti.. Ayrıca İspanya Başbakanı Rajoy, Katalonya yerel polis şefini görevden aldı ve feshedilen Katolanya hükümeti görevlerini İspanya Bakanlıklarına devretti.
Karşılıklı restleşmeler sonucunda gelinen noktada Katalanların sahip oldukları bir özerkliği vardı, bağımsızlık ilanında ısrarcı olunca, eldeki özerklik de gitmiş oldu.
Sonuçta İspanya'da bir anayasa var ve Katalanların girişimi buna aykırıydı, faturası da bağımsızlık diye girdikleri yolda eldeki özerkliği kaybetmek oldu. Diğer bir ifadeyle; Dimyat'a pirince giderken eldeki bulgurdan oldular.
Aynı akıbet Irak Kürt Bölgesel Yönetimini bekliyor gibi gözüküyor.
Geçen Cumartesi günü gelen haberlerde, IKYB Başkanı'nın görevini Bir Kasım'da bırakmak zorunda kalacağı yönünde.IKBY Başkanı, gençlik yıllarındaki çocuksu hayallerine kapılarak ve muhtemelen ABD ve İsrail'in dolduruşuna da gelerek giriştiği bağımsızlık referandumu sonrası; hukuk dışı da olsa, Kerkük, Musul ve kuzeydeki varlığını, 100'den fazla petrol kuyusunu, yıllık 5-6 Milyar Dolar'ı aşan petrol gelirini, 1 Kasım'dan itibaren koltuğunu ve itibarını, herşeyden öte; inandırıcılığını ve güvenirliliğini de kaybetmiştir. Ve ilerki aylarda muhtemeldir ki şahşi mal varlığını da kaybetme riskini taşımaktadır.
İKBY Başkanı'nın amacı, içinde bulunduğu siyasi krizden referandum rüzgarıyla sıyrılmaktı. Belli ki bazı güçlerin gazına geldi ve bu yola girdi. Yola girdikten sonra da arkasındaki güçlerin bir anda kendisini yalnız bıraktığını gördü. Şimdi; hem siyasi, ekonomik, hem mali ve askeri krizler iki-üç katına çıktı.
Sonuç olarak her iki özerk yönetim: yaşayacaklarını ya göremediler ya da görüp, bazı devletlerin planlanmış gazıyla bu işlere giriştiler. Göremediler ise kendi adlarına siyasi sonları oldu. Bu süreçleri, görüp bilerek ve maşa olarak başlattılar ise o zaman başka bir planlar var demektir. Ama görünen gerçek şu ki: her iki yönetim de evlerindeki bulgurlarından oldular.....
Haftaya görüşmek üzere hoşça kalın.
Okunma Sayısı: 17043
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.