Ö L Ü M
16 Ekim 2025, Perşembe 10:35Aziz Dostlar !
Her ne kadar akılları yerinden oynatsa, yürekleri hoplatsa da, her canlı
bu gerçekle yüz yüzedir. Ona ne sırt dönülebilir, ne de kaçılabilir. Güneş
asla balçıkla sıvanmaz.Bu gerçeği sevsek de sevmesek de kabullenmek
zorundayız. Bu gerçekten kaçılamayacağına dair bir kaç ayet mealine
aşağıda birlikte kulak verelim.
-An dolsun, ölseniz de öldürül seniz de, Allah'ın huzurunda toplanacaksı
nız. ( Âl' i İmran : 158 )
- Her canlı ölümü tadacaktır..Ancak kıyamet günü, yaptıklarınızın karşılığı
size tas tamam verilecektir.Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete so -
kulursa, gerçekten kurtuluşa ermiştir.Dünya hayatı aldatıcı bir metadan
başka bir şey değildir.( Âl' i İmran 185 )
- Nerede olursanız olun ölüm size ulaşacaktır,tahkim edilmiş kaleler için-
de olsanız bile .......(Nisa :78)
- Her can ölümü tadacaktır..Sonra bize döndürüleceksiniz.(Ankebût:57)
-Şüphesiz O öldürür ve diriltir.(Necm :44)
-Sana ölüm gelinceye kadar Rab bine ibadet et ( Hicr :99)
Son ayet meali ile bağlantılı olarak peygamberin şu hadisini de can kulağı
dinleyelim.
" Akıllı kimse, ölümü en çok hatırlayan ve ölümden sonrası için çalışandır"
Kıymetli Dostlar !
İnsanlar kendilerine musallat olan şeytanı kovdukları nispette Allah' a yakın
olurlar.Bu konu da Hz.Mevlâna şöyle der.
" Ey İnsan ! Mezarı inşa etmenin,ağaçla,taşla,kerpiçle olacağını sanma !
Olgunluğunu tamamlayıp mezara hazırlanmak, kalbin safası hususunda
kendine düşen vazifeyi yapmakla olur. Öyleyse sen kendini mezara hazırla"
Peygamberin can dostu Ebû Bekir'e birisi gelip şöyle dedi." Ya Ebû Bekir !
Ben kendime bir kabir hazırlayacağım, ne dersin ? Hz. Ebû Bekir ona şöyle
cevap verdi. " Sen kendine kabir hazırlayacağına, kendini kabre hazırla ! "
Değerli Dostlar !
İnsanı bitiren,ayağını kaydıran üç şey var. Bu gerçeği kafalara iyice kazımak
gerek. Dünya sevgisi.Şeytan. Doymak bilmeyen nefis.Eğer bunlardan uzak
durulursa o zaman başarı , kurtuluş, cennet,hepsinden önemlisi Allah'ın
hoşnutluğu kazanılmış olur
Şimdi beyitlere geçelim.
Ölüm , hayat Kur'an da , aynı sayıda geçer
İman etmeyen insan , ölmeden ölüm seçer
Ölüm ve de hayatın , yüz kırk beştir sayısı
Ölümden kurtaramaz , ne atası , dayısı
Canı dayandığında, köprücük kemiğine
Kendini dinler sorar , ayrılık vaktimi ne ?
Tedavi edecek kim ? doktor nerde sorulur
Kolunu kaldıramaz, bitkindir, çok yorulur
İyi insansa canı , melek alır güzelce
Şayet kötü insansa , o zaman hali nice
Yüzüne ve sırtına , vurup durur melekler
Onu boğar adeta , tüm kâinat felekler
İnsan için bu andır , asıl büyük kıyamet
Ne yapsan faydası yok ,boşa çekilir zahmet
Yaratılan her canlı , şeksiz ölümü tadar
Geriye dönemezsin , vakit ,vade bu kadar
Senelerce beraber , ruh ile kardeş beden
Ruhun ayrılışı dır , ölüme gerçek neden
Birlikte paylaşılır , neş'e üzüntü, keder
Vakit vade gelince , ruh bedene bay bay der
Ayrılık vakti artık , kesin yok geri dönmek
İkinci Sûr'a kaldı, şimdi sıra beklemek
Hayattayken insana , iki öğütçü yeter
Sessiz olanı ölüm , sesli siyse âyetler
Üflenince bu son Sûr , herkes huzura koşar
O gün her yer toz duman , yapacağını şaşar
Fırtınalı denizde , ölüm sakin bir kıyı
Gel şimdi burda anma ,rahmetli Tarancıyı
Ölüm için ne demiş , merhum Sıdkı Tarancı
Nerde gelir bellisiz , ölüm denilen sancı
"Neylersin ölüm herkesin başında
Uyudun uyanmadın olacak
Kim bilir, nerde nasıl kaç yaşında ?
Bir namazlık saltanatın olacak
Taht misali o musalla taşında "
İşte böyle aziz dost !, o gelmeden hazırlan
Çünkü nasıl, nerede , bilemezsin hangi an
Şu dünya hayatını , ekilecek tarla bil
Burda ekmezsen eğer , biçemezsin ne kabil !
Ne kadar ilerlerse , ilim teknik ve de fen
Sonunda giydirilen , beş metrelik bir kefen
İlâhi ! Sen bizleri , imanla al yanına
Günahlara çizgi çek , öylece divanına
Okunma Sayısı: 257
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.