SİYAH BEYAZ - BARIŞ VE SEVGİ
01 Ocak 1970, Perşembe 03:00 Artık korku imparatorluğunun bünyesin-deki korku tacirlerinin piyasaya sürdükleri korku ürünlerinin alıcısı bulunmamaktasdır. Artık ka-ranlıklarda farazi korku senaryolarına yakılan ağıtlara kimse itibar etmiyor. Önü açık, geleceği parlak olan ülkemizin, geçmişte atlattığı bunca ka-ranlık vadirelerden sonra, bağışıklığı artmış, muh-temel kurgulanacak komplolara karşı savunma refleksleri gelişmiş, aydınlık yarınlar için rotasını sabitleştirmiştir.
Son yaşadıklarımızın kurgulanmış hayalı, gerçeğe aykırı, inandırıcılığı olmayan, bir çok olay-ları en yüksek sesle dile getirmeye çalışanların inandırıcılığı kalmamıştır. Doksanlı dönemin sorumlusu Süleyman Demirelin “hiç arzu edilme-yen,hiç istenmeyen, toplumun her karışımın’ın büyük bir acı kayıbı olan” Berkin Elvan için itham edici açıklamalardan bulunmasının, acaba kendi döneminde ki! Faili meçhul ve kayıp olan on yedi bin vatandaşın günahlarından ve vicdan azabın-dan kurtarır mı?
Yıllar yılı omuzlarımızda çaresiz bir yük gibi duran, uykularımızı kaçıran, geleceğimizin üstünde kara bir bulut gibi duran, terör ve anarşi ortamının sonlandı-rılması için gösterilen özverileri ve çabaları küçümsememek lazım. İlk söylemlerden sonra bu kadar kısa sürede birçok olumlu sonuçların art arda alınmasından, şaşırma-dım desem yalan olur doğrusu.
Sürekli olumlu gelişmeleri yaşa-dığımız bu dönemde, arda arda açılan de-mokratik paketlere bağlı olarak artan umut ve heyecan! Bütün toplumun beneklerin-deki öfke ve şiddet beklentilerinin; yerini sağduyu ve merhamet duygu seli akmaya başlamış, Savaştan yana, şiddetten yana, ne varsa önüne katarak kötülüklerin ta-mamını kem körfezine “yeniden hortlama-sın” diye ebediyen gömmeyi, bu halkın en-gin yüreğindeki sevgi seli akıtmayı başar-mıştır.
Nihayet ikinci kez büyük bir umut kaynağı olan! “Nevruz Bayramı Baharın uyanışı ve dirilişi” ile anlam kazanan silahları bırakma çağrısıyla, yaşamın, sevincin, çığlıklarını anlaşılır kılan son yılların en anlamlı nevruz bahar bayramının “ikinci yılını kazandırılan barış ortamı” ile taçlandırılması çok hayırlı bir iş olmuştur.
Şüphesiz bu barış ortamı Tarihçiler tarafından farklı bir şekilde Tarihe mal edeceklerdir. Süreç olarak bu kadar kısa süre içinde alınan olumlu mesafelere bakılırsa Toplumun her ke-siminde silahsızlanmaya karşı büyük bir arzu ve beklentisi ol-duğu anlaşılmaktadır. Onun içindir ki! Sorumluluk taşıtan bütün siyasetçi, Akademisyen, Kamu görevlisi, Halk, kısacası bütün toplum katmanları ve bireylerinin aklı başında, sorumluluk bilinci ile, olabildiğince temkinli ve ölçülü davranmak ve konuş-mak zorunluluğu vardır.
Umuyor! ve diliyorum ki! Geçmişte acı vererek canımızı yakan, kanayan bütün yaralarınızın, gelecekteki şefkat ve sevgi merhemleri ile kabuk bağlayıp iyileşmesidir. Yakın gelecekte ye-niden ilgi duyacağımız, sahip olacağımız, eski mirasımızın sevk ve idaresi buna bağlı olacağı kuşkusuz.
Okunma Sayısı: 1155
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.