LAÇİNNN
kalp ucu datça
Muğla
02 Temmuz, 2025, Çarşamba
  • DOLAR
    39.87
  • EURO
    47.09
  • ALTIN
    4267.9
  • BIST
    9.949
  • BTC
    106981.92$

SİYAH BEYAZ - ÇEVRE KİRLİLİĞİNDEN, AHLAK KİRLİLİĞİNE GEÇİT

01 Ocak 1970, Perşembe 03:00

    Dün kızımla alışveriş için çıktığımız çarşıya, sayıları oldukça az da olsa, uzun süredir eksik-liğini his ettiğimiz yeni açılmış olan, markalı, kaliteli, ürünleri sergileyen mağazaları gördükçe, mem-nuniyetimi gizlemeden mekân sahipleri ile paylaştım. Onlara başarılar diledim. Ancak gelecekte başarılarının önünde tek engel olarak görülen yerel yönetimin tıpkı! İlçenin gelişmesi için göster-dikleri duyarsızlıklarını ve eleştirilerimize gözlerini kapatarak, kulaklarını tıkayarak, beyinsel faali-yetlerinden akıl tutulmasını yaşayarak, “Deve kuşu” akılsın zihniyetinden kurtulmaları temenni-sinden de bu gün bulunuyorum. Çünkü esnafın gelişip kalkınması ilçenin gelişip kalkınmasına bağlıdır. 
Mekândan ayrılıp ellerimizdeki birkaç karton kutuyla yaya kaldırımlarından, yürümekte zorlanınca, kızım; “Baba gerçekten dışarıdan gelen, misafirlerimize, eş-dostumuza, bu çevre kirlili-ğini, çevre düzensizliğini, anlatmaktan, mazeret bulmaktan çok zorlanıyoruz. Şu yaya kaldırım-larının beş yıl önce oynamış parkelerini, söküp aynı malzemeyi düzgün döşemek o kadar mı zor?” Atığımız her adım ya bir çukurda denk gelip ayak burkulmamıza ya da bir çıkıntıya takılım tökezlen-memize sebebiyet veriyor. Düzensiz parke taşlarının aralarına düşen ve günlerce inatla temizlene-meyen, çöp, sigara izmariti, yaprak, kirliliğinin yaratığı tiksinti de işin cabası.
Bu yaşadığımız olumsuzlukları! Görmemek, duymamak, dillendirmemek, hem vicdani, hem de ahlaki olarak olası değil. Biz de üstümüze düşeni faziletli ve erdemli bir biçimde yapıyoruz. İç huzurumuz da bundandır. Ancak bir seçmen olarak sorgulamak, hesap sormak, gelişmiş demok-rasilerde ancak oy verenler tarafından yapılır. Maalesef CHP seçmeni Tarihte gelen alışkanlıklarında dolayı sürekli seçtikleri yöneticilerine yağcılığı ve yalakalığı özümsemiş! “Belki gelecekte kamu im-kânlarından istifade ederim” diye verdiği oyun hesabını sormaktan hep kaçınmıştır.
Son günlerde şahit olduğumuz bazı gelişmelerle “Çevre kirliliğini” gölgede bırakacak ahlak ve etik değerlerinin kirlendiğini esefle endişe ile izlemekteyiz. Kişiye göre kanaat oluşturmak, bazı olumsuzlukları görmemezlikten gelmek, yapıla eleştirileri cevapsız bırakarak sonucu kabullenmek, sorumsuzluğun ve aymazlığın tam kendisidir.
Çok merak ediyorum! Yatay kat mülkiyetine göre ruhsatlandırılmış bir sitenin içindeki yapı-ların üstünde bir değişiklik yapılması kanunen yasak olmasına rağmen! Nasıl olur da site içindeki evin temeline kadar yıkılıp yeniden yapılmasını yetkili makamlar görmemezlikten geliyor. Başka-larına da aynı müsamaha gösterilir mi? Acaba.. Veya kırk yıl önce yapılmış bir tadilatı “kaçak yapıl-mıştır” diye yıkımı için tebligat çıkarıp, bu gün başka birilerinin aynı benzer bir tadilatla, kaçak yapı yapılmasını görmemezlikten gelmek ne kadar ahlaki, ne kadar vic-dani, ne kadar yasal, olduğunu Belediyenin yönetimine sormak gere-kir.
Sonuç olarak diyebilirim ki! İçim elvermiyor ama söylemek zorundayım hiç de yakışık almayan bu durum! Yanı “nasil olsa halkın aklı ermez, aklı eren yandaşlarım da beni sorgulayamaz, ben ken-dime yakın olanların nemalanmalarını ve yolsuzluklarını, gör-memezlikten geleyim.” Düşüncenizin sonucu! Halk arasındaki güve-nirlilik kredinizin tüketmek üzere olduğunu, bunun bir adım ötesinin ise,  halef’selefinizin yaşadığı utacın, mahçubiyet, pişmanlık ve yal-nızlığın sendromunun hüküm sürdüğü acıyı yaşıyabilirsiniz, aman dikkat.
                                


Okunma Sayısı: 544

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.