SİYAH BEYAZ - DEMOKRASİ BOŞLUK KALDIRMAZ
01 Ocak 1970, Perşembe 03:00 Bu kadar iki yüzlülüğe bu kadar hıyakarlığa pes doğrusu. Madımak olaylarının acısını paylaştığımız bu günlerde, sokağa dökülenler, ekranlarda hamasiyet üretenler, ne çabuk unutular ki! Doksanlı yılların başında “bu gün büyük özverilerle yürütülen barış sürecini” rahmetle andığımız Turgut Özal o günlerde karşılıklı diyalog ve güven ortamı yaratarak sonuç almak özere iken, bu olaylar başlatılmıştı.
Barışın gerçekleşme ihtimali güçlenince, Özalin katletmesiyle başlayan süreçte, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel Vekaleten Başbakan ise Erdal İnünü vardı. Bu süreçle başlayan karanlık dönem içinde bir sürü aydınımızın öldürülmesi, barışa katkıları olan Eşref Bitlis, Cem Ersever' in şehit edilmesi, 33 silahsız askerimizin şehit edilmesi, Madımak ve Başbağlar katliyamlarının yapıldığı bu karanlık dönemde iktidarda DYP ve Sosyal Demokratlar vardı.
Barışı proveke etmeye yönelik bu katlimlara seyirc kalarak barış sürecinin akamete uğramasını sağlayan bu ikiliden “Erdal İnünü devlet içindeki kirli entrikaların farkına varınca, görevinden ayrılmak zorunda kaldı. Ama Süleyman Demirel koltuk hırsına yenik düşmüş bu karanlık ortamla yürümekten vaz geçmemişti.
O gün derin devletin içindeki güçlerin işledikleri bunca katliamların ve faili meçhullerin tek amacı yeniden yapılacak bir darbeye meşru zemin hazırlamaktı. Bu gerçeği göre göre hala Ergenekon ve benzeri darbeci vesayet yapılanmalara karşı hazırlanan “tasviye ve çökertme” hareketlerine, açılan dava süreçlerine, karşı direnç gösteren solcular, niçin özellikle darbecilerle aynı kompartımanda bulunmaları daha iyi anlaşılmaktadır.
12 Eylül Askeri darbenin yargılanmasına dönemin bütün mağdurları, Demokrasi yanlısı tüm güçler, bütün sivil toplum örgütleri, Dernekler, siyasî partiler, sağcılar, solcular, kısacası Türkiye tek bir vücut olmuş davaya müdahil olmak istiyorlardı. Amaç aynı silâhla kardeşi, kardeşe vurdurarak, kirli emellerine zemin hazırlamaya çalışan işbirlikçilerin, yaşları nedeni ile aldıkları cezaları yaşlarından dolayı layiki ile yerine getiremeseler dahi en azında caydırıcılığı olsun diye vicdanların rahatlanmasına çalışılmıştır.
Yıllarca özgürlüklerimizi yok sayan, haksız yere bize bedel ödeten, bir çok vatandaşın hayatına mal olan, kalkınmamızı ve gelişmemizi engelleyen darbe heveslilerini, bu kirli bilinç altı beklentilerinden caydırmaktır. Esasen Anayasanın 35 maddesindeki görev değişikliğinin yapılmış olması artık Askeri darbe ihtimalını ortadan kaldırmıştır. Ancak yeni yeni türeyen karanlık güçlerin bu kez de dış güçlerin oyununa gelerek karanlık sokakların vesayetini kullanarak yeniden darbe ortamını yaratmaya çalışmaktadırlar. Maalesef muhalefet bu kez o karanlık güçlere basamak olmaya çalışıyor. Dün gezi olayları, bu gün kimlerin direttiği belli olan, ortak Cumhurbaşkanı adayının tespiti.
Kenan Evren yaptığı bir söyleşide “Herkesin açılmış davaya müdahil olmalarını anlıyorum, ancak Süleyman Demirel ile Deniz Baykal’ın müdahil olmamalarına şaşırıyorum” Bu duruma şaşılacak ne var ki sayın paşam, bu her iki zat da bütün var olma sebeplerini, bütün güçlerini sizlerle ortaklaşa geliştirdikleri askeri vesayet sisteminin garantör tarafı olarak devam ettirmediniz sağlamaktı.
Ülkemizin küçük bir azınlık gurubu olan bu kendilerini, memleketin sahipleri elit sınıf yuturmacası ile memleketin değerlerini yok yere iktidar çıkarları için harcayan bu koltuk sevdalıları, iktidarlarını korumak maksadıyla, Milletimize ne büyük bedeller ödetmeye amade olduklarını sizlere verdikleri tavizlerle anlaşılmıyorum?
Bu gün iyi niyetlerle sokağa çıkan, çağımızın en demokratik hak arama metodu olan protesto yürüyüşleri veya çeşitli eylemde bulunanların, bu tip organizasyonlarda çok ama çok dikkatli olmaları gerekmektedir. Kem güçler her zaman böylesine kargaşa ortamının yaratığı zafiyetten yararlanarak, anarşi ve kaos ortamı yaratarak, Milletin, Memleketin, Rejimin, varlığını tehdit eden, acı sonuçların doğmasına sebebiyet verebilirler.
Okunma Sayısı: 42986
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.