SİYAH BEYAZ - HA BUNU BİLEYDİN!
01 Ocak 1970, Perşembe 03:00Son yerel seçimlerde ülkenin batı kumsal-larına gömülen, Ana muhalefet partisi Genel Başkanı, Kemal Kılıçdaroğlu Anadolunun tama-mında uğradığı seçimin başarısızlık hezimetinin dalga şiddetini düşürmek için, temkinli ve yumuşak bir uslup kullanmayı tercih etmektedir. İlk mesajlarında “Biz dilimizi değiştirdik, söylemlerimizle geniş halk kesimlere ulaşmaya çalıştık, ama süre sınırlı, zaman yetersizdi”. Bravo! Ha bunu bileydin, demek ki! Halkın tamamını sınıfsal fark gözetmeden eşit görmek gerekirmiş.
Yıllardır ülkemizde evrensel demokra-sinin sol ideoloji ve politikalarının söylemleri ile uygulamasını bir ahenk içinde sürdürecek bir siyası oluşum beklentisi içinde “bir ömür tüketmiş olan benim gibi binlerce insanların çaresizliği” yüzlerinde okunmaktadır! Özlemini çektiğimiz, ifade özgürlüğüne, adalete, emeğe, çevreye, evrensel çağdaş Dünyanın değerlerine, özgür-lüklere, etnik ayrımsalığa, cinsiyet ayrımcılığa, inanç ayrımcılığına, yaşam tarzına, saygılı olabilecek bir yönetim biçiminin bugüne kadar hep hayal ettik. Ancak bugüne kadar sürdürülen, sözde değil, özde saygılı bir yönetim dönemini yaşa-yamadık.
Bu değerlerin savunuculuğunu üstlenmiş olan, günahları çok, “yararlı bagajı boş” bir kesimin, çoraklaşmış bilgi verimi ile gerçek evrensel sosyal politikaları üretecek kapasiteye cevap vermedikleri gibi, aldıkları çelişkili kararlarıyla bu değerlerin inandırıcılığına gölge düşür-müşlerdir. Hakim kadroların siyaset yapma biçimi! Demokrasi karşıtlılığı tercihleriyle, kendilerine savunma mevzisi olarak kullandıkları antidemokrat duruş-larıyla, ülke içindeki demokrasi değerlerini yok etiklerini katlettiklerini açıkça görülmektedir.
Yıllardır antidemokratik görüşle-rinin yaratığı vesyet sistemleriyle, Devletçi politikalarının, yurttaşlarını baskı altına alarak, asimile ederek, özgürlüklerine, kültürel değerlerine, demokrasiyi ve inançlarının, serbestçe yaşanmasını engellemek için verdikleri kavga ve dirençten yorulmuş, Kafa, Kol, Bacakları epeyce berelenmiştir.
Oysa Ülkemizde güçlü, çağdaş, dengeli bir demokrasinin gelişmesi için bu gün ençok solcuların sahip çıkıp, ideolojisine uygun politikalar üreterek, güçlü bir muhalefet, inandırıcı bir iktidar namzetti, verimli bir rekabet ortamı yaratmalıdır. İktidarın her attığı adıma “İstemezuk” demektense! Yetmez ama evet diyerek uzlaşıcı olmalıdırlar. Siyaseten her gelişmenin önüne muhalefet şerh koyarak, kendilerini pisipisine bağlama-malıdırlar.
İlçemizde son yerel seçimlerde, aslında başarısız sayılabilecek, seçimi kazanma sonucunu! Geleceğini ve geçimini İlçeye adayan geniş Halk kesimleri büyük bir memnuniyetsizlik ve gelecek kaygısıyla karşılamaktadır. Genel algı yine hizmetin verilmediği, partizanca kayırmacılığın yapıldığı, adil davranılmadığı yeni bir beş yıl daha sürüneceklerinin kaygısını taşımaktadırlar.
Sosyal Demokrat zihniyet; şayet söylemleri ile en fazla etki yaratmaya çalıştığı politikalardan, yolsuzluk konusundki! İddialarının arkasında dik durmak istiyorsa, önce beraber çalıştığı yol arkadaşı siyasetçinin bir işi yoksa! Neyle geçini-yorsun? Diye sorgulamalıdır. kendi içindeki olumsuzlukları ayıklamalı, varsa kusurlu görevlileri hakkında gerekenleri yapmalı. Ancak o zaman evrensel sol değerlerine kavuşur, inandırıcılığını muhkem kılar. Deve kuşu gibi kafayı kuma gömerek, görmek istemediği gerçekleri gözden gizleyerek, başkasının da görmediğini sanmak cehalet dehacılığından başka bir şey değildir.
Okunma Sayısı: 513
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.