İ F F E T

   Aziz Dostlar !

     İffet kelimesi, Arapça  kökenli  bir kelime olup ,namuslu, edepli,dürüst,doğru,
     ahlaki değerlere bağlı olarak yaşama anlamına gelir.İslâmî literatürde  zıddı
     ise fuhuş, yani dinde çirkin görülen şeyler mânâsındadır.
     Kur'an da  iffet ile ilgili  5 civarında âyete  rastlarız.Aşağıda bu âyetlerden bir
     kaçının meâlini,iffet ile ilgili peygamber hadislerini, Kur'an da iffetinden övgü
     ile  söz  edilen Hz.Yusuf'u ve Hz. Meryem'i , peygamber  döneminde  iffeti  ile
     tavan yapmış peygamberin iki kızını verdiği Hz. Osman' ı dilimiz döndüğünce
     anlatmaya ve anlamaya çalışacağız.
           Önce âyetlerden başlayalım.
     - Sadakalarınızı, kendilerini  Allah yoluna adayıp  yeryüzünde çarşı-pazarları
      dolaşmayanlara  veriniz. Durumlarını  bilmeyen, iffet ve  dilenmemelerinden
      dolayı  onları zengin sanır, sen  onları yüz ifadelerinden tanırsın.İnsanlardan
      arsız bir şekilde  istemekten kaçınırlar. Onlara ne iyilik  yaparsanız  doğrusu
      Allah bilir. ( Bakara : 273 )
     -Onlar boş şeylerden yüz çevirirler, arınmak için zekâtlarını verirler.Yine
      onlar iffetlerini korurlar.  (Mü'minûn :3-4-5 )
     -Müslüman kadınlar ve Müslüman erkekler, mümin erkekler ve mümin kadın
      lar,  itaat eden erkekler ve  itaat eden kadınlar,  özü sözü doğru erkekler, özü
      sözü doğru kadınlar,sadaka veren erkekler,sadaka veren kadınlar,oruç tutan
      erkekler, oruç  tutan  kadınlar, iffetlerini  koruyan erkekler,  iffetlerini koruyan
      kadınlar,Allah'ı çok anan erkekler, Allah'ı çok anan kadınlar var ya ; İşte Allah
      bunlar için bir af ve büyük bir ödül hazırlamıştır.( Ahzab : 35 )

      Kıymetli Dostlar !

     Kutsal kitabımız Kur'an da Hz Meryem'in iffeti ile (Âl'i İmrân 42-43,Enbiya:91)
     Hz.Yusuf'un iffetinden de söz edilir.(Yusuf : 23 )
     İffet zırhını kuşanmış, hâyâ elbisesini giyinmiş müminler,gözlerini haramdan
     korumakla  bu işe  başlamış  olurlar. (Nûr : 30-31 )  Zira yüce Yaratıcımız,
     gönlümüze açılan pencerelerimiz olan gözlerimizi, edep perdesi ile kapatma
     mızı diler.Son elçi olan Hz.Muhammed' de utanma duygusunun görünmez,
     ama insanı koruyan hassas bir çizgi olduğuna dikkat çeker ve " İnsan utanma
     duygusunu kaybettiğinde varsın dilediğini yapsın" buyurur.
     Mümin olan kişi "Edep Ya Hû " düstûruyla göz, kulak,dil ve gönül pencerelerini
     her türlü harama kapatmış olur.Allah korkusuyla günah ve iffetsizliğe sırtını
     çevirip iffetlerini koruyanların Allah'ın arşının altında gölgeleneceği müjdesi
     verilmiştir.

     Değerli Dostlar !

        Bir iffet abidesi olan ve  peygamberimizin  iki  kızıyla  evlenmiş  bulunan 
     Hz.Osman' ı da burada anmadan geçmeyelim.
       Hz.Aişe annemizden rivayet edildiğine göre;
      Peygamberimiz  bir gün evde iken kapı  çalınmış, Hz Aişe annemiz gelenin
     Hz.Ebûbekir olduğunu söylemiş , peygamberin isteği üzerine Ebûbekir içeri
     alınmış, O sırada peygamberimizin üzerinde ev kıyafeti varmış.Daha sonra
     kapı yine çalınmış, bu defa gelen de Hz. Ömer imiş .O da içeri alınmış.Biraz
     sonra kapı tekrar çalınmış,  bu defa gelen Hz. Osman imiş ve peygamberle
     bir  meseleyi  görüşmek  istediğini  söylemiş. Peygamberimiz  Hz. Aişe 'ye
     dönerek , Hz.Osman'ın  biraz beklemesini iletip  üzerindeki  ev içi kıyafetini
     değiştirmiş. 
     Misafirler  gittikten  sonra Hz. Aişe annemiz  peygambere  dönerek  neden
     kıyafet değiştirdiğini sorduğunda,peygamberimiz şöyle buyurmuş;
      "Meleklerin bile hâyâ ettiği Osman' a karşı ben nasıl hâyâ etmeyeyim "
     İşte böyle değerli dostlar !
     Edep, iffet müminin  ziynetidir. Hâyâ imandandır, iman ise Cennete götürür.
     Ahlaksızlık ise cefadandır,cefa ise sahibini Cehenneme götürür. 
     Hz. Ömerin de iffet ile ilgili bir sözünü hatırlatarak konumuza bir dua ile nokta
     koyalım.
     "Her çeşit elbiseyi gördüm, iffet ve sakınmaktan daha iyi elbise görmedim."

      Rabbimiz ! Senden hidâyet,takvâ (sorumluluk bilinci ) iffet ve gönül zenginliği
     istiyoruz.  Fayda vermeyen ilimden, huşû duymayan kalpten,  kabul olmayan  
     duadan, doymak bilmeyen nefisten sana sığınırız.Bizleri iyilik işledikleri zaman
     sevinen,kötülük yaptıkları zaman bağışlanma dileyen kullarından eyle !
     Göz açıp kapayıncaya kadar da olsa bizleri nefsimizle baş başa bırakma.
     Yaratılışımızı güzelleştirdiğin gibi ,ahlakımızı da güzelleştir.Sen affedicisin.
     Cömertsin, affetmeyi seversin. Bizleri de affet !
        İffetlerini bir ziynet olarak taşıyan gönül dostlarına selâm olsun.
           Sağlıkla kalın, esen kalın, aziz dostlar !

Okunma Sayısı: 208