ÖMRÜN EN REZİL DÖNEMİ

Aziz dostlar!

     Yazımızın başlığını taşıyan bu ifade Kur'an'ın orijinal ifadesi olmakla birlikte, bazı mealciler bunu "Düşkünlük çağı" olarak tercüme etmişlerdir. Ama biz Kur'an'ın kendi orijinal ifadesini kullanmayı daha uygun bulduk. Her neyse...Şimdi konumuza geçelim.  Değerli dostlar! Hepimizin bildiği gibi İnsanoğlu doğar, gelişir, büyür, yaşar ve ölür .Bu ilahi bir yasadır. Yasayı alemlerin Rabb'i koymuştur ve kıyamete kadar da değişmez. Bu konuya işaret eden onlarca ayet vardır Kur'an'da .Ama bu hafta bu ayetlerden sadece üçünü ele alıp bu ayetler üzerinde yoğunlaşacağız. İşte ayetlerden birincisi. Mümin Sûresi67 .ayet ."Sizi önce topraktan, sonra nutfeden (zigottan) daha sonra alakadan (embriyodan) yaratan sonra da sizi bebek olarak ana rahminden çıkaran sonra yetişkinlik çağına ulaşmanız ,ardından da ihtiyarlamanız için sizi yaşatan O'dur. İçinizden daha önce vefat ettirilenler de vardır ve belirli bir vakte ulaşmanız için sizi yaşatan da O'dur. Umulur ki akıl edersiniz ".Diğer bir ayet ise Yasin suresi 68 ayet. Ayet meali şöyledir "Biz kimin ömrünü uzatırsak onun doğuştan gelen yeteneklerinde eksiltme yaparız. Hala akıllarını kullanmayacaklar mı." Üçüncü ayet meali ise şöyle. Nahl suresi (bal arısı )70 ayet ."Sizi Allah yaratmıştır sonra sizi vefat ettirecektir Bilgiliyken hiçbir şeyi bilmez hale gelsin diye sizden bazı kişiler ömrünün en sıkıntılı çağına kadar yaşatılacaktır. Şüphesiz ki Allah bilendir gücü yetendir" .Değerli dostlar!  Şimdi bu ömür sürecini Kur'an ayetleri ışığında biraz da beyitlerle dillendirelim. Dünyaya geldiğinde,şarkı ezan karışır Bir araya gelinir, bütün küsler barışır Şerbet dolu kadehler, elden ele dolaşır Sofradan artanları orda kalan üleşir .Bebeklik ve çocukluk ,sonra da okul çağı , Derslere yoğunlaşır, bilmez bahçeyi bağı En az 15 senedir okulda geçen dönem Eğitim deyip geçme, verilmelidir önem Sonra nişan, evlilik yepyeni bir aile Sevinç keder yan yana tükenmez hiç gaile Seneler birbirini peş peşe hep kovalar Bazen sevinç ve huzur bazen ise kavgalar Dilde hep pelesenktir yaş yetmiş se iş bitmiş Gözlerde fer kalmamış, dizler de takat gitmiş O halde gençlikteyken emanete iyi bak Dünyada ahirete, sönmeyecek Işık yak Bu Dünya ahiretin ekilecek tarlası İyilere karış sen olasın insan hası Yaş 80'i geçince kan damardan çekilir Ağızdaki o dişler patır patır dökülür Sade dişler mi dersin, saç da gider kafadan Hiç eser kalmayacak, gençlikteki safâdan İnsanoğlunun ömrü iki ezan arası Kurtarmaz onu asla ne malı , ne parası Ölüm hayat Kur'an'da aynı sayıda geçer İman etmeyen insan ölmeden ölüm seçer Ölüm ve de hayatın 145'dir sayısı Ölümden kurtaramaz ne amcası ,dayısı O can dayandığında köprücük kemiğine Kendini dinler sorar, ayrılık vakti mi ne? Tedavi edecek kim, doktor nerde sorulur Kolunu kaldıramaz bitkindir çok yorulur İyi insansa canı,melek alır güzelse Şayet kötü insansa o zaman hali nice İnsan için bu andır, asıl büyük kıyamet Ne yaparsan faydasız ,boşa çekilir zahmet Yaratılan her canlı, şüphesiz onu tadar Geriye dönemez sin vakit vade bu kadar Senelerce beraber ruh ile kardeş beden Ruhun ayrılışıdır ölüme gerçek neden Birlikte paylaşılır, neşe ,üzüntü keder Vakit vade gelmiştir ruh bedene "bay bay" der Ne kadar ilerlerse, ilim teknik ve de fen Sonunda giydirilen 10 metrelik bir kefen İlahi !Sen bizleri imanla al yanına Günahlara çizgi çek öyle al divanına.        
  Esen kalın ,sağlıkla kalın Can dostlar!

Okunma Sayısı: 131