SİYAH BEYAZ - GÜZEL ŞEYLER OLACAK

Ülkemizde “güzel şeyler olacak” diyen Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül'ün ümitkar bu ifadesi o günlerde “barışı işaret ettiği” görüşü ağır basmıştı. Muhalif görünenlerin tahripkar dav-ranışları ve tahrik edici söylemlerine rağmen bu iyi niyet duruş hala devam etmektedir. “Amaç bütün kem duruşlara rağmen” terörün bitirilip, barışın egemen olduğu bir huzur ortamını yaratmaktır. 
Silahlar’ın susmasıyla! Ülkemizin Eko-nomik kalkınmasının atağa kalkacağı,  Çağdaş De-mokrasiye geçişin sağlanacağı, Adaletli gelir dağılı-mını, Bireysel Özgürlüklerin, Toplumun Halklar arası eşitlik, huzur,  güven, duygusu, Sağlıklı ve Eği-timli, bir kuşağın hazırlanmasına kadar olan bugü-ne kadar gerçekleştiremediğimiz eksiklerimizi gidermenin imkânları yaratılmış olacak.
    Ancak Sayın Cumhurbaşkanımız Ab-dullah Gül'ün Bu müjdeli ifadesinin yanısıra bize hatırlatmaktan gözden kaçırdığı bir ger-çeği de barış sürecini yaşadığımız bugünlerde hep birlikte algılamaktayız. Her sağlam bün-yenin mutlaka hastalık yapacak bir mikrobu, her huzur ortamının bozucu bir nifah tohumu vardır. Bu tehlikelere karşı bağışıklığı güçlen-direcek tedbirleri de geliştirmek gerekir.
Büyük bir riski göğüsleyerek halkının güvenini ve geleceğinin teminatı için ellerini hatta gövdelerini taş 'in altına koyarak “risk alan” İktidarın bu cesareti ezberleri bozmuştur. Ancak bu çılgın ve cesur karara karşıt olan, izbe içinde renk vermeden durumu iz-lerken, başarılı sonuçlar alınması ihtimalinden tedirgin olan! sürece karşı  zaman zaman moral kırıcı beyanatlar da bulunan, Ana muhalefet partininin tavrı hala belirsizliğini korumaktadır. Her fırsata barış taraftarıyız deyip, “ama” sözcüğünden sonrası pek anl-aşılamıyor.Bir gerçek var ki! Sürecin başarıları görüldükçe, başa-rının kendilerinin sonu olacağı endişesi ile paniklinmiş, adeta çılgı-na dönmüş durumdalar.
    İktidara zarar vermek beklentisi amacıyla, her yasadışı olu-şuma, her illegal yapılanmaya veya legal görünümlü düzen karşıt-larının eylem ve faaliyetlerine “el altında, gizli, gizli” destek vermek-ten geri kalmamaktadırlar. Nitekim bir Mayıs günü günü Kadı-köy'de tertiplenen mitinge katılmayıp, Sadece aykırı güçlerin ısrarcı oldukları Taksimde mitingine katılarak, birçok terör örgütleri militanın cirit attığı, devletin, milletin malına zarar veren eylemci-lerin saflarında eylem yapmayı tercih etmişlerdir.
Sabahın köründe Beşiktaş'ın sokaklarında sözde işçi hak-larının takipçiliği için estirdikleri terörden ürken halk kendilerini zor şartlarda, endişe içinde, evlerine kapatırken, çocuklar koru için-de polis amcalarına sarılmayı, polis amcalarına sığınmayı seçmiş-lerdi. Görünür gerçek muhalefetin sürekli olarak işledikleri kötü po-lis algısı tutmamış, bilakis güven kazanmıştır.
    Ana muhalefetin şayet söylenecek bir sözü varsa! Önce geç-miş dönemde oluşturdukları, şaibeli söylentilerin, yolsuzluk iddia-larının, kayırma, düşmanca ve kindarca, davranışlarının yaratığı algıyı dağıtmak, Sivil Toplum Örgütü olarak geçmişleriyle hesap-laşıp, aklanmalı, yüz akı ile toplumun huzuruna çıkmalarıdır. Omuzlarında iddia edilen kamburlar olduğu sürece eleştirileri ve inandırıcılıkları havada kalır.

Okunma Sayısı: 577