Muğla
10 Mayıs, 2024, Cuma
  • DOLAR
    28.59
  • EURO
    30.52
  • ALTIN
    1783.9
  • BIST
    7768.17
  • BTC
    36743.46$

ETİN EKO­NOMİK OL­MA­YAN KISA TARİHİ

20 Eylül 2017, Çarşamba 17:51

Et fi­yat­la­rı­nın 200 li­ra­yı aş­tı­ğı şu gün­ler­de do­ya­sı­ya et yi­ye­bil­mek için kasap ol­mak­tan başka çare kal­ma­dı ga­li­ba…Oysa et­le­rin ku­ruş­la sa­tıl­dı­ğı Os­man­lı İmpa­ra­tor­lu­ğu dö­ne­min­de kasap ol­ma­mak için her ça­re­ye baş­vu­ran­lar vardı.O nasıl şey­miş öyle diye şa­şa­la­ma­yı­nız!..O de­vir­ler­de ka­sap­lar “Gayet mal­dar ve ka­sap­lı­ğa kadir” ki­şi­ler ara­sın­dan kendi ira­de­le­ri dı­şın­da Di­van-ı Hü­ma­yun(Ba­kan­lar Ku­ru­lu di­ye­bi­li­riz.) ta­ra­fın­dan biz­zat se­çi­lir,emir ken­di­le­ri­ne teb­liğ edi­lir­di.​Ancak et ti­ca­re­tin­den zarar etmek ih­ti­ma­li büyük ol­du­ğun­dan ka­sap­lık de­yin­ce her­kes ürker,kasap ol­ma­mak için her yola baş­vu­rur­du.Ta­rih­çi Ahmet Refik 'in bir ese­rin­de be­lirt­ti­ği­ne göre kasap ola­rak se­çi­len zen­gin­ler­den biri bu işi yap­ma­mak için Mısır'a kaç­mış,yıl­lar­ca orada ya­şa­mış.Ancak ken­di­si­nin İstan­bul'a dön­dü­ğü öğ­re­ni­lin­ce tek­rar kasap ya­zı­la­rak sal­ha­ne­ye gön­de­ril­miş…Şim­di­ler­de ise ka­sap­lar­dan vaz­geç­tik,fi­yat­la­rın ar­tı­şı­nı bu kadar sıkı iz­le­yip ön­le­se­ler bize yine yeter…”
80'lerde Yıl­lar Boyu Tarih der­gi­sin­de çıkan bu yazı pek de bu­gün­den fark­lı bir durum tas­vir et­mi­yor.​Bugün de eti çok pa­ha­lı yi­yo­ruz.​ki­lo­su 40-50 lira ban­dın­da oy­na­yan et in­san­lık için özel ola­rak Hal­kı­mız için büyük bir önem teş­kil edi­yor. He­ral­de artık et yemek için ka­sap­lık da sök­mü­yor.Çift­lik sa­hi­bi olmak filan ge­re­ki­yor.
Bir bor­sa­nın al­tın­da iş­le­nen ve fi­ya­tı be­lir­le­nen bu ürün bizim en az 3000 yıl­dır aşina ol­du­ğu­muz bir lez­zet.Tür­kis­tan'daki ata­la­rı­mız hem Çin ile sa­va­şır­ken hem de kıy­ma­yı,kül­bas­tı­yı,pas­tır­ma­yı mut­fa­ğı­mı­za so­ku­yor­du.​Ne kadar bugün dün­ya­da “ve­je­ter­yan-ve­gan” akı­mın­da bir yük­se­liş se­zil­se de böyle bir kül­tür ko­du­na sahip bizim gibi halk­la­rın üze­rin­de pek de et­ki­li ola­mı­yor­lar.
Os­man­lı'ya gel­di­ği­miz­de ise et,özel ola­rak kü­çük­baş hay­van­cı­lık hep bir eko­no­mik silah ve di­na­mizm aracı ola­rak kul­la­nıl­mış­tır.Si­ya­set­te de etin fi­ya­tı bir kıyas aracı ola­rak değer gör­müş­tür.Vak­tin­de bir sad­ra­zam öl­dü­ğün­de halk onu “10 pa­ra­lık ci­ğe­ri bize 5 pa­ra­ya ye­di­ren Sad­ra­mı­mız ne­re­sin” diye uğur­lu­yor­du.Daha son­ra­ki se­ne­ler­de İngil­te­re bir ti­ca­ret an­laş­ma­sı kap­sa­mın­da ye­tiş­tir­mek ama­cıy­la Ana­do­lu'dan al­dı­ğı ke­çi­le­ri Güney Af­ri­ka­ya gö­tü­rü­yor­du.Yu­ka­rı­da­ki pa­saj­da da gö­rül­dü­ğü üzere Os­man­lı et üze­ri­ne çok düş­kün­dü.Ti­ca­ret sis­te­min­de büyük bir yeri vardı.Her mal gibi ona da bir narh-fi­yat be­lir­le­me- koy­muş­tu.Ka­sap­lar dev­le­tin koy­du­ğu nar­hın dı­şın­da et sa­ta­maz­lar­dı.Bu hal­kın ya­nın­da olan uy­gu­la­ma es­na­fa zarar ve­ri­yor­du.​Hem bu yüz­den hem de yu­ka­rı­da bah­se­di­len zor­la­ma yü­zün­de in­san­lar kasap olmak is­te­mi­yor­lar­dı.Bu yüz­den sey­yar ka­sap­lar daha çok boy gös­te­rir ol­muş­tu.İmpa­ra­tor­luk için­de etin ti­ca­re­ti de bir sir­kü­las­yo­na sahip ol­muş­tu.
En iyi et Bal­kan­lar'da ye­ti­şir­di ve ora­nın ke­bap­la­rı da en az Adana'nınki kadar ün­lüy­dü.
Ba­lık­lar ise Kırım ve Hazar De­ni­zi kı­yı­sın­dan ge­lir­di.
Gü­nü­müz­de ise et daha çok haf­ta­da bir lüks ola­rak ye­ne­bi­len,özel gün­ler­de daha çok tü­ke­ti­len,evde değil de dı­şa­rı­da yen­mek is­te­di­ğin­de baya “tuzlu” olan bir yi­yecek.

Dev­let po­li­ti­ka­la­rı­nı ve eko­no­mik te­ori­le­ri bir ke­na­ra bı­ra­kır­sak bu ül­ke­nin bu kendi ken­di­ne yetip baş­ka­la­rı­na da ye­tiş­me­si zo­run­lu­lu­ğu ve ay­rı­ca ay­rı­ca­lı­ğı var.​Bu yüz­den dev­le­tin sağ­la­dı­ğı im­kan­la­rın sa­ye­sin­de hal­kı­mız da daha çok ça­lı­şa­rak bu sorun çö­zül­müş ola­cak.​Ne ka­ça­ğa ne it­ha­la­ta gerek ka­la­cak.


Okunma Sayısı: 3676

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.