LAÇİNNN
s
Muğla
28 Mayıs, 2025, Çarşamba
  • DOLAR
    38.95
  • EURO
    44.46
  • ALTIN
    4204.1
  • BIST
    9.668
  • BTC
    108944.33$

SU ÜSTÜNE

26 Mayıs 2025, Pazartesi 15:17

Karbon salınımının dünyamızın iklimini bu kadar etkileyebileceğini aklıma getirmezdim. Mevsimlerin bu kadar iç içe geçtiği bir zaman dilimini yaşıyoruz. Mevsimler/zaman o kadar hızlı geçiyor ki, yaşayanlar için; hani o ünlü şarkıda mırıldandığımız gibi: “Baharı görmeden yaz geldi geçti” diyeceğimiz günler pek yakın.
Önemi her gün daha artmakta olan SU konusunu göz ardı etmem mümkün değil. Ülkemizin olduğu kadar, ilçemizin de en önde gelen sorunlarının başında su gelmektedir. Ben bunu, ilçemizin iskân edildiği DATÇA yarımadamız için yorumlamaya; ilgili makam ve ilgililerin, hatta tüketicilerin bu konuda tedbirli, duyarlı olmalarının artık kaçınılmaz olduğunu tekrar hatırlatmak isterim.
Bu yarımadada yaşayan bizler ve her türlü canlı olarak, su hayat kaynağımız. Bilimsel ve bilinçli olarak, su konusuna bakış açımız ne acaba?
Öncelikle yarımadamızda yeterince su kaynağımız var mı?
Bu kaynakları akıllıca kullanabiliyor muyuz?
Yarımadanın kullanılabilir, sağlıklı suyunun envanteri var mı, tutuluyor mu?
Günlük, aylık, yıllık ne kadar su tüketiyoruz?
Su temin ettiğimiz kaynakları akıllıca, çevreye zarar vermeden kullanıyor muyuz?
Konuyu kamu ne kadar takip edip yönlendirebiliyor?
Uzun lafın kısası, tüketiciler, yani bizlerin duyarlılığı ne durumda?
Üzülerek ifade ederim ki, tüm bu sorularıma tatminkâr cevap bulamıyorum.
Evet, elbette, yarımadamızda su kaynaklarının ve rezervlerinin çok olduğunu söyleyemeyiz. Karaköy ve Kızlan yerleşim alanlarının altında bulunan akiferler dışında, Kocadağ ve Emecik dağları, yeraltı yüzey sularını besleyen kaynaklar. Buraların sularının büyük bir kısmı da en kısa yoldan (Kuzey ve Güney yönünde) denize ulaşmaktadır. Üzülerek ifade ederim ki, denize ulaşan bu sulardan yararlanmamız konusunda, kamu eli ile etüt çalışması dışında bir yatırımı göremiyoruz. Bu yönde de kamunun, sondaj yöntemi dışında bir çözüm arayışı yok gibi.
Cılız da olsa, tarım alanında kullanılmakta olan tarım ilaçları nedeniyle buralardan (artezyen) temin edilen suyun kalitesi ve sağlığı neden tartışılmaz?
Sevgili dostum Hızırşah mahallemizin (köyümüzün) efsane eski muhtarı Sayın Mehmet ÇENGEL'in, denize ulaşan su kaynaklarından sağlanacak suyun sisteme kazandırılması konusundaki cansiperane gayretlerini burada zikretmeden edemeyeceğim. Pek çok Datçalının ismini duyduğu, hikâyesini işittiği, ancak bir türlü görmediği TEKE SUYU (Alavara mevkii)'nun sisteme kazandırılmasının önemini inşallah hep birlikte anlarız.
Önümüzdeki yıllarda da dünyamızın ısınmaya devam edeceği, bundan ülkemiz ve elbette Datçamızın da etkileneceği bir gerçek.
SU HAYATTIR. KIYMETİ ÖLÇÜLEMEYECEK KADAR ÖNEMLİDİR.
Benden söylemesi, sağlıcakla…


Okunma Sayısı: 378

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.